-Daha önce All-EuroLeague takımına seçilmiş olan Tornike Shengelia -tıpkı Vladimer Boisa, Manuchar Markoishvili ve Giorgi Shermadini gibi- EuroLeague’de iz bırakmış birkaç Gürcü oyuncudan biri. Onların izinden gidiyor olmak senin için ne anlama geliyor?
“İnanılmaz bir şey. Onları izleyerek onlar gibi olmaya çalışarak ve onlar gibi davranarak büyüdüm. Şimdi Gürcistan Milli Takımı’nda takım arkadaşı da olduğumuz için onların izinden gidiyor olmak benim için harika bir his. Buducnost’a katıldığımda onların da bana sosyal medyadan destek olduğunu biliyorum. Kendinden daha tecrübeli isimlerin sana bu kadar güvenmesi çok güzel bir duygu. Onları seviyorum. Saha içinde ve dışında yardımcı olabilecekleri her konuda bana yardımcı oluyorlar.”
“Gürcistan basketbolu için çok fazla şey yaptılar. Dünyanın bizim ülkemizin basketbolunu tanımasını sağladılar. Ayrıca EuroLeague’de de çok iyi iş çıkardılar. Toko hala büyük şeyler başarıyor. Shermadini’nin iki şampiyonluğu var ve oynadığı bütün kulüplere çok fazla katkı sağladı. Aynı zamanda hepsi de çok iyi insanlar. Manu (Markoishvili) muhtemelen tanıştığım en iyi insan ve en iyi takım arkadaşı. Boisa ise federasyonda görev yapıyor ve istediğim zaman arayabildiğim biri. Sanki hepsi benim ailemmiş gibi hissediyorum.”
-Sırbistan’da basketbol hayalinin peşinden koşmak için 16 yaşında evden ayrıldın. Bugün olduğun kişiyi hangi yönlerde etkiledi bu hareketin?
“İlk birkaç ay zordu benim için. Ailemden ve arkadaşlarımdan uzakta çok panik olmuş bir durumdaydım. Zordu ama zamanla alıştım. Düşünecek çok vaktim vardı ve büyük bir şey başarmak, daha da büyük bir geri dönüş almak için fedakarlıklar yapmam gerektiğinin farkındayım. Ayrıca Mega Bemax harika iş çıkardı. Gürcistan’dan geldiğimde sadece üçlük atan, boyalı alanda oynamak hakkında en ufak bir fikri olmayan şişman bir çocuktum. Beni ne kadar iyi yetiştirdiklerini şu an anlıyorum. Hayatımda olup biten her şeyle alakalı bana yardımcı oldular. Orada büyüdüm, oraya bir çocuk olarak girdim ve yetişkin bir adam olarak çıkmasam da genç bir adam olarak çıktım.”
-Gelecek hafta Real Madrid ile karşılaşacaksınız.* Bu senin için ne kadar heyecan verici? Son şampiyonu Podgorica’da nasıl bir atmosfer bekliyor?
“Çılgın bir maç olacak. Her maçta olduğu gibi bu maçta da son derece konsantre olmalıyız. Real Madrid’in üst seviyede olduğunu, EuroLeague’deki en iyi takımlardan biri olduğunu biliyoruz. Ancak Podgorica’daki atmosfer bambaşka ve bu sahada her an her şey olabilir. Takım arkadaşlarım CSKA’yı, Baskonia’yı ve Barcelona’yı yenerek bunu herkese kanıtladı. Benim için ise çok güzel bir his olacak. Geçtiğimiz sezon seyirci olarak Belgrad’daydım. Bu sezon, orada izlediğim takıma karşı oynayabileceğim aklıma bile gelmezdi. Şimdi ise bu şansım var ve tam anlamıyla odaklanıp yüzde yüzümü ortaya koyacağım.”
Sezonun geri kalanında Buducnost’tan ne bekleyebiliriz?
“Sıralamadaki yerimize rağmen çok iyi bir takım olduğumuzu herkese gösterdik. Birçok yeni oyuncumuz ve yeni bir baş antrenörümüz var. Hala birlikte oynamayı öğrenmeye çalışıyoruz. Ancak herkese karşı oynayabiliriz. Maccabi ve Bayern deplasmanlarından galibiyetle ayrılabilirdik ancak o maçlarda biraz da şansa ihtiyacımız vardı. Önümüzde hala bir sürü maç var ve yenebildiğimiz kadar çok takımı yenerek, vazgeçmeyeceğimizi herkese göstermeliyiz. “
*Röportaj Real Madrid maçından önce, 15 Ocak’ta yapıldı.
