Fenerbahçe’nin takım organizasyonu, Shved’in hanedanlığına karşı! | Köşe yazısı

Yazı: Bahar Ekinci


EuroLeague uzun ve zahmetli bir maraton. Her sezona kendi içinde bir macera olarak bakarsak farklı hikayeler taşıdığını görürüz. Bazı takımlar için birbirini tekrar eden bir film gibi gözükse de hepsi kendi içinde yeni hikayesini, yeni güzellikleri getirir. 

Fenerbahçe geçen hafta 2018/19 sezonuna sağlam galibiyetle başladı. Sarı lacivertliler, Ataşehir’de, EuroLeague’in çaylağı Gran Canaria karşısında 97-72 üstün ayrıldı parkeden. 25 sayılık bu galibiyet, sıradan kazanılmış bir maçtan fazlasıydı aslında. Jan Vesely ilk haftanın en değerli oyuncusu seçilirken Obradovic’in öğrencileri istatistik liderleri kağıdının her alanını doldurmaya başlamıştı bile. İşte bu, sezon başında tüm takımlara gönderilen en değerli mesajdı.

Kısa zamanda yakalanan uyum

Geçtiğimiz hafta Fenerbahçe sahada neredeyse her şeyi doğru yapmıştı. Sarı lacivertlilerde oyuna giren herkes skor bulurken Vesely, Kalinic, Datome ve Lauvergene çift hanelere ulaşmıştı. Parkeye adım atmış 11 oyuncunun sekizi toplamda 39 ribaundla Fenerbahçe’yi istatistiklerde CSKA (43) ve Barcelona’nın (40) ardından üçünçülüğe taşımıştı. Luigi Datome hariç oyuna giren tüm oyuncular toplamda 23 asist yaparken takım sadece 10 top kaybı yapmıştı.

Fenerbahçe Erkek Basketbol (@FBBasketbol)

Daha da güzeli geçen sene normal sezonda 1.63 olan asist/top kaybı oranını 2.30’a yükseltmeyi başarmıştı Fenerbahçe. Oyuna girenlerin neredeyse yarısı çift hanelerde verimlilik üretmişti.

Fenerbahçe üç sayı çizgisinden güne kötü başlamıştı ancak hemen topu boyalı alana indirmiş ve oyunu içeriden kurmuştu. Öyle ki faul atışlarından aldığı katkı bile günün sonunda üçsayılık atışlardan daha fazla olmuştu. Faullerden bulduğu skor 21 iken perimetreden 18 sayı üretebilmişti. Fenerbahçe’nin elinde birden çok silahı vardı, risk almayı bırakıp ikili oyunları sonuna kadar kullanmıştı. Kısadan uzuna, uzundan kısaya hatta uzundan uzuna yapılan asistler ile en doğru pozisyonları her seferinde bulmuşlardı.

Kısacası bir basketbol takımı nasıl olması gerekiyorsa öyle olmuştu sarı lacivertliler; bir elin beş parmağı, tıkır tıkır işleyen bir çarkın parçası, eksiksiz çalan bir orkestra adına ne derseniz deyin, bir basketbol takımının her adımını izletmişlerdi. Maç sonrasında basına verilen röportajlar bile son finalistin sezonun hemen başında geldiği noktayı çok güzel özetlemişti. Vesely’den Lauvergne ve tüm takıma yapılan övgüler, mütevazi ve bencil olmayan yorumlar kısa zamanda ulaşılan ahenge işaret etmişti.

Geçtiğimiz hafta Türkiye liginde alınan Türk Telekom galibiyetinin ardından 17’sinde, evinde Khimki’yi ağırlayacak Fenerbahçe. Obradovic’in ekibi, ilk haftayı Olympiacos hezimeti ile ile kapatan, oynadıkları oyun ile herkesi hayal kırıklığı uğratan ve EuroLeague tarihinde Fenerbahçe deplasmanında hiç kazanamamış Khimki’yi konuk edecek.

Shved: “Ben tek, siz hepiniz!”

Ruslar sezon öncesi neredeyse tüm pozisyonlara takviye yapmak zorunda kalmıştı. Altı yeni oyuncu ile imzalamış takımı hemen hemen yeniden kurmuşlardı. İlk EuroLeague maçını kırmızılara karşı kendi evinde 21 sayı farkla kaybetti Khimki. Hızlı başladığı maçta inatçı ve takım halinde saldıran Olympiacos’a karşı ayakta kalamamış, Alexey Shved’in “Ben tek siz hepiniz”parolasıyla çıktığı parkede Gill hariç Khimki’yi kurtaracak kimse çıkmamıştı. 12 kişilik kadrodan sadece altı kişi skor bulabilmiş, Gill ve Shved ikilisinden 66 sayının 47’sini yani %71’i gelmişti.

Shved sadece tek başına 34 sayısı ile takımın skorunun 51%’ünü üretmişti. Bu Olympiacos gibi karakterli eski bir şampiyonu yenmek için asla yeterli değildi. Hücumda sadece Shved’in üretip skor bulmasına bakan Ruslarda perimetreden boyalı alana girmek mümkün olmamıştı. Üç sayı deneme istatistiğinde Khimki 34 atış ile geçtiğimiz haftayı lider kapatmıştı. 2017/18 normal sezonunda 18.2 asist ortalaması ile oynayan Bartzokas’ın öğrencileri Olympiacos karşısında sadece 13 asist yapabilmişti.

İstatistik kağıdında Khimki’nin aleyhine olan sadece bunlar değildi. Ruslar, Olympiacos’un 38 ribaunduna karşılık sadece 20 ribaund alabilmişti. Hatta sadece Milutinov (6) tek başına koca takımından (5) daha fazla hücum ribaundu almıştı. Açıkçası Khimki neredeyse hiçbir şeyi doğru yapamamış, yenilgi kaçınılmaz olmuştu.

euroleague.net

Çarşamba günü oyun karakteri birbirinden çok farklı iki takım seyredeceğiz. Sezona çok iyi bir başlangıç yapmış, direksiyona kim geçerse geçsin gideceği yoldan sapmayan Fenerbahçe’ye karşı, yeteneklerin sürüklediği, sezona hayal kırıklığı ile başlayan ve deplasman karnesi zayıf bir Khimki. Tahmin yapmak zor olmasa gerek!

Akılda kalanlar

-Tabii ki Shved. 32 dakika sahada kaldı 34 sayı. Sekiz üç sayı isabeti, altı asist ve 26 verimlilik puanı.

-Vesely’nin  maç sonrası Lauvergne ile ilgili yaptığı yorumlar. Yeni ikiz kulelerimiz belli olmuştur artık!

-Vesely’nin performansı 19 sayı, 11 ribaund, 3 asist ve sadece 21 dakikada!

-Kalinic’in mükemmele yakın şut performansı. 4/4 iki sayı, 1/1 üç sayı ve 5/6 faul. Ve sadece 22 dakikadan az bir sürede.

-Lauvergne. Sahada en çok o kaldı! Hızlı bir adaptasyon hepimiz bekliyorduk ama kimse ilk maçtan beklemiyordu.

Akıldaki sorular

-Shved şov devam eder mi? Geçtiğimiz sezon çift hanelere çıkmadığı bir maç olmamış, bu maç çift hane olur mu?

-Gill ve Shved’e kim destek verir?

-Khimki Fenerbahçe deplasman lanetini bozar mı?

-Khimki playoff yapar mı?

-Ennis erken faul problemine yine girer mi?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler