Beko Basketbol Ligi Yarı Final serisi ilk karşılaşmasında ve seride 1-0 öne geçti.
Karşılaşmaya Sarı-Lacivertliler iyi başladı. Melih Mahmutoğlu’nun basketleriyle hücumda etkili başlayan Fenerbahçe Ülker, savunmada John Diebler’ı durdurmakta çok zorlandı. İlk tur serisinin son karşılaşmasında gösterdiği performansla adeta Efes’i yıkan Diebler bu akşam da karşılaşmaya çok iyi başladı. Ev sahibi ekip BBL’de sezonun yıldızlarından Batista’yı özellikle post oyununda ve bire birde çok iyi tutmasına rağmen, pas kanallarını tıkayamadı. Batista’yı pota altında topla buluşturan Pınar Karşıyaka, onun etrafında kümelenen savunmayı top çevirerek açtı ve boş şutları buldu. Ancak Fenerbahçe Ülker ilk çeyreği Diebler’ın son saniyedeki üçlüğüne rağmen 20-18 önde kapattı.
ALAN’IN İLACI YOK
İkinci periyotta ise alan savunması uygulayan ve Fenerbahçe Ülker hücumunu tam anlamıyla kitleyen bir Karşıyaka izledik. Şunu belirtmek lazım ki, iki senedir Fenerbahçe’nin “saf, net oyun kurucu” diye tabir ettiğimiz bir oyuncuya ihtiyacı var. Özellikle Euroleague Top 16’da bu eksiklik iyice ayyuka çıktı, takım guard eksiğim var diye bağırdı. Bo Mccalebb çok çok önemli bir isim, Siena’da, Makedonya Milli Takımı’nda verdiği katkı ortada, Fenerbahçe Ülker’deki oyununu da zaman zaman eleştirdik ama silip atılacak bir performans göstermedi. Yalnız özellikle geçmiş kariyerinde, kısa pozisyonunda oynamasına rağmen Bo, hiçbir zaman o oyunu yöneten, arkadaşlarını oynatan oyuncu rolünde oynamadı. Çok asist yapmak, oyun kurucu olmanın, oyunu yönetmenin bir göstergesi değildir. İşte Koç Ufuk Sarıca, Fenerbahçe’nin bu eksikliğini çok iyi çözmüş, 20 sayı yediği ikinci periyodun ardından alan savunmasına döndü. Fenerbahçe ise bu alan savunmasını açmakta çok zorlandı, hücumda ribaundları toplayan Pınar Karşıyaka devrenin bitimine 3 dakika kala karşılaşmada ilk kez öne geçti. Bu noktada Obradovic’ten Bo Mccalebb hamlesi geldi, dediğimiz gibi o oyun kurucu etkisini yaratamasa bile oyuna girmesi yetti Bo’nun. Potaya giderek ve transition’ları hızlı kullanarak takımını tekrar öne geçirdi ve devre 36-34 Fenerbahçe Ülker üstünlüğüyle geçildi.
BO FARKI
İki takım oyuncuları devre dönüşü Yaz-Kış kadar farklı iki bölüm izlettiler bize. 3.periyodun ilk yarısında sayıların ve temponun düştüğü, faullerin ve top kayıplarınınsa arttığı bir bölüm izledik. Ancak bu top kayıpları da transition’lar ve artan tempo yerine, soğuyan oyun olarak döndü bize. Ancak bu bölümden sonra kafa kafaya, karşılıklı basketlerle giden karşılaşmanın düğümünü çözecek hamle Obradovic’ten geldi. Koç bunu oyuncu değişikliği olarak değil tempoyla oynayarak yaptı. 3.periyodun ikinci yarısında Fenerbahçe Ülker tempoyu arttırdı. Karşıyaka’da ayak uydurmaya çalıştı ancak Kleiza’nın kritik üçlükleri ile Fenerbahçe Ülker farkı açtı ve periyodu 59-53 önde kapattı. Yaptığı hamlenin işe yaradığını gören Obradovic son periyotta tempoyu daha da yukarıya çekmesini istedi oyuncularından. Hatırlayacaksınız ilk turda Fenerbahçe, Uşak Sportif’i 2-0’la geçerken, Pınar Karşıyaka hemen her maçı son topa kadar giden üç maçlık bir Anadolu Efes serisi oynamıştı. Zaten ligdeki belki en geniş rotasyon Fenerbahçe’de ve Karşıyaka’nın rotasyonu çok dar. Özellikle takımın en önemli yerlilerinden Can Altıntığ’ın sakatlığı da takımı çok etkiliyor. Ufuk Sarıca bu akşam Efes serisinin son iki karşılaşmasında oynayamayan Can’ı bir süre denedi ama Can’ın sakatlığın etkilerini üzerinden atamadığı görüldü.
MAÇI ROTASYON KAZANDI
Son bölümde yüksek tempoyla rakip potaya giden, kaptığı topları hızlı kullanan bir Fenerbahçe Ülker izledik. 11-0’lık bir periyot başlangıcı ile sadece 2 dakikalık bir sürede farkı 16’ya çıkaran Fenerbahçe Ülker 69-53’le maçtaki en yüksek farkı yakaladı. Zaten rotasyonunun darlığından bahsetmiştik Karşıyaka’nın. Fenerbahçe’nin bu atağına İzmir ekibi cevap veremedi ve kalan bölümde farkı kapatmakta zorlandı. Esasında Ufuk Sarıca 3.periyodun uzun bir bölümünde Batista’yı dinlendirmişti, dördüncü periyotta son bir hamle yapabilmek için ama Obradovic ve Fenerbahçe Ülker, kadro kaliteleri arasındaki farkı sahaya başarıyla yansıttılar ve Karşıyaka’ya o şansı tanımadılar. Karşılaşmanın bitimine 5 dakika kala Diebler ilk kez kenara geldi, ki bu da Can’ın yokluğunda Diebler’ın üzerine ne kadar yük bindiğini ve Can Altıntığ’ın bu takım için önemini bizlere gösterdi. Son bölümde Fenerbahçe Ülker Berk, İzzet ve Metecan’a şans verirken, Ufuk Sarıca da Batista, Diebler ve Dixon gibi isimleri dinlendirdi. İki takımın da serinin ikinci karşılaşmasını düşündüğü bölümler karşılıklı basketlerle geçti ve karşılaşma 88-69 ev sahibi ekip üstünlüğüyle sona erdi.
Pınar Karşıyaka için Diebler’ın 18, Dixon’ın 13 ve Williams’ın sayılık oyunlarına rağmen yerlilerden gelmeyen katkı ve Batista’nın hücumda tam anlamıyla durdurulması yenilginin en önemli sebeplerindendi. İstatistik kağıdına bakarsak, İzmir ekibi için sezonu özetleyen karşılaşmalardan biri oldu. Fenerbahçe Ülker’de ise ikinci yarı fark yaratan isimler 17 sayı bulan Kleiza ve 12 sayı bulan Mccalebb oldular. Oğuz’un bulduğu 14 sayı ve Batista’ya bire birde yaptığı müthiş savunma, onun sakat olduğu dönemlerde Fenerbahçe Ülker’in ne kadar eksik olduğunu gösterdi. Oğuz olsa işler farklı olur muydu bilinmez ama pota altı savunmasını bir değil iki gömlek yukarı çekiyor takımı adına. Sarı-Lacivertlilerde forma giyen 12 oyuncudan 10’unun sayı bulması da takımın rotasyonunun ne kadar geniş olduğunu ortaya serdi.
Serinin ikinci karşılaşması 24 Mayıs Cumartesi günü saat 17.00’de yine Ülker Sports Arena’da oynanacak.
SOMA UNUTULMADI
Geçtiğimiz hafta yaşanan maden faciasında can veren işçilerimiz ve arkalarında kalan yakınlarının unutulmadığı da karşılaşmanın öncesinde gösterildi. Isınmak için sahaya çıkan oyuncular Soma pankartları ve tişörtleriyle, Soma’ya verdikleri desteği ve unutulmaması gerektiğini mesajını verirken karşılaşma başlamadan önce de bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. Ayrıca Fenerbahçe Kulübü karşılaşmanın hasılatının, Soma’da yetim kalan çocuklar için oluşturulacak Eğitim Bursu Fonu’na aktarılacağını açıkladı.