Fenerbahçe’nin başarılı uzunu Ekpe Udoh kişisel blog sitesinden bu sezona dair hislerini gündeme dair olaylarla birleştirip yazdı.
EuroAngle adlı bir bloga sahip olan Udoh inişler çıkışlar yaşadıklarını, koç Obradovic’i sinirlendirmemek için çalıştığını ve sonunda şampiyon olduklarını söyledi.
Sonunda bitti ve şu ana kadar yaşadığım en güzel sezondu. 28 Ağustos’ta başladık ve hemen hedeflerimizin peşine koyulduk. Antrenörümüzün neden en iyilerden birisi olduğunun bir nedeni bulunduğunu anlamanız gerekiyor; sezonun başından itibaren oyunun küçük detaylarına kadar oldukça derinden eğiliyor. Eğer bunları doğru algılayamazsanız, maçlarda alışık olduğumuz kırmızı yüzü görebilirsiniz. Ben her zaman herhangi bir gerginlik yaşamamak için küçük detaylara odaklanıp onunla hep konuşarak ilerlemeye çalışırım. Sezon bu şekilde başlayıp aynı şekilde sona erdi. Aslında Beşiktaş’ı süpürdüğümüz dönemde sezonun genelinde olduğundan daha kırmızıydı diyebilirim.
Sezonumuz çok fazla iniş ve çıkışlarla doluydu ve normal sezonda kendi beklentilerimiz doğrultusuna yükselemedik. Sezon boyunca umutsuzdum. Sakatlıklardan dolayı değil ama bir türlü hücumda tempomuzu bulamıyorduk. Kim süre alırsa alsın hepimizin kendi basketbolumuza dürüst davranmamız gerekiyordu. Spurs takımının bazen ana oyuncularla oynayıp oynamaması gibi (Obradovic’le Popovich’i kıyaslamayı severim) Euroleague playoffları başlayana kadar bence bizim en önemli sorunumuz buydu.
Rakibimiz belli olduktan sonra bir anda odaklanmamız arttı. Açıkçası hücumdaki sorunlarımız açısından bu eşleşmenin çok kolay olmayacağını düşündüm. Ama ilk maçın ikinci yarısı geldiğinde, oyunumuzu başka bir seviyeye taşıdık. Şampiyonluğu hak eden bir seviyeye… Rakibimizi süpürdük ve Avrupa’ya Fenerbahçe’nin eskisinden daha da iyi şekilde geri geldiğinin mesajını verdik. İlk önce şüpheyle bakıldığınızı, sonra beklentiler olduğunu, sonra da kilitlenip iki ligin de Play-offlarını ve Final Four’u süpürerek almanın hissiyatını anlamanız gerekiyor. Sizi daha iyi hissettirecek çok fazla başka başarı yoktur.
Bu sene hem saha içinde hem de saha dışında kendimle ilgili çok şey öğrendim. İstanbul’un kıymetini daha iyi anladım; özellikle de yemeklerinin… İçinde bulunduğum bedenin değerini her zamankinden çok daha iyi anlıyorum. Şu anda bu yazıyı Lagos, Nijerya’dan yazıyorum. Güçlü erkeklerin ve kadınların olduğu çok güzel bir ülke. Sezon unutulmazdı ve şu anda Avrupa’nın en tepesindeyiz. Bu sene basketbol Avrupa’da daha da çok ses getiriyor, ve bende bu yeni dalganın bir parçası olduğum için minnettarım.
Not:
Litvanya takımlarından birinin başkanının söyledikleri hiç hoş şeyler değildi ve umarım bundan dolayı da ne onun takımına ne de o lige siyahi oyuncular gitmez. Bana güvenin, birçok takım sahibi böyle hissediyor.Ve oyuncular, çok fazla lig var etrafımızda ve hayat zor olacak, bu yüzden oyuncular birliğinin kurulması gerekiyor. Oyuncular gün geçtikçe güçsüz hale getiriliyor ve herkesin anlaması gerekiyor ki bizsiz bu oyun oynanamaz. Yakın zamanda bazı kulüp başkanları ve oyuncular bazı konulara değindiler, birbirimizi dikkate alıp koruyup kollamamız gerekiyor.
Barış
Not Ekpe Udoh’un, EuroAngle adlı blogunda yazdığı yazının Türkçe çevirisi de yine kendi blogunda yer alıyor olup, bu habere eklenmiştir.