Turkish Airlines EuroLeague’deki temsilcilerimizden Fenerbahçe Beko’nun yeni transferi Dyshawn Pierre, önemli açıklamalarda bulundu.
FB TV’de yayınlanan “Günün Röportajı” programına konuk olan sarı lacivertlilerin yeni transferi, kulübe geliş süreci, taraftarlar, Fenerbahçe Beko’daki günleri gibi birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
Dyshawn Pierre’in açıklamaları şöyle:
“Kariyerimde ilk profesyonel kontratımı Almanya’da imzalamıştım. Güzel bir tecrübeydi. Sonrasında Dinamo Sassari ile 3 yıllık anlaştık. Şimdi de buradayım. Burada olduğum için çok mutluyum. Hem alt seviyede hem de üst seviyede hem Almanya’da hem de İtalya’da çok iyi takımlar var. İyi takımların olması benim gelişimime de katkı sağladı. İki ülkenin de liglerini çok sevdiğimi söyleyebilirim.
Daha önceden Pınar Karşıyaka ile oynama fırsatımız olmuştu. Gerçekten farklı seviyede bir takımdı. O dönem çok iyiydi. Türk basketboluna karşı aşırı saygım var. Fenerbahçe’ye gelince nereye giderseniz gidin sürekli adını duyduğunuz bir takım. O yüzden burada olduğum için çok mutluyum.
Bir sabah uyandım ve menajerimden bir mesaj vardı. Zaten Fenerbahçe ismini görünce gözlerimde ışıklar yandı ve direkt olarak hiçbir şart bilmeden ‘nereyi imzalamalıyım’ diye sordum. Onun üstüne Igor aradı. Güzel bir konuşmamız oldu. Daha çok birbirimizi tanımayla ilişkin bir konuşmaydı. Birlikte çalışmaya başladıktan sonra da aynı şekilde hem Igor hem staff bizi inanılmaz motive ediyor. İnanılmaz profesyonel bir takımda çalışıyoruz.
Sanırım kadro kurulurken oyuncuların karakterlerine de dikkat edilmiş. Dolayısıyla güzel arkadaşlıklar oldu. Topuk Yaylası’ndaki kamp kaynaşmamız adına çok güzeldi. Şimdi de hep birlikte vakit geçiriyoruz.
EuroLeague’de oynamak gerçekten çok heyecan verici. Tecrübe olarak birkaç EuroLeague takımıyla oynama fırsatım oldu ama tabi ki takımdaki veteranlardan öğreneceğimiz çok şey var. EuroLeague gerçekten konsantrasyon gereken bir lig. Eminim ki hazırlık maçları sonrası çok daha iyi olacağız. Tamamen kendi takımımıza ve gelişimimize odaklıyım. Benim için en önemlisi takımın neye ihtiyacı varsa ona cevap vermek, enerji getirmek, post up’lardan katkı vermek ve mümkün olduğunca üçlük atmak.
Ailem henüz Kanada’da. Kızım bir ay sonra ilk yaşına girecek. Umarım o zamana kadar buraya gelirler. Hazırlık süreci ve kamplar olduğu için ailemin sonra gelmesini uygun görmüştük. Umarım yakında gelecekler. Bir yabancının rahat edebilmesi için burada her şey var. O yüzden basketbola rahat bir şekilde konsantre olabiliyoruz. Bobby de bana çok yardımcı oluyor. Müthiş iyi bir insan. İyi miyim diye beni hep kontrol ediyor. İstanbul ise gerçekten çok müthiş bir şehir.
Korona haberleri İtalya’da ilk çıkmaya başladığında biz İspanya’dan maçtan dönüyorduk. Havaalanı bomboştu. 3 hafta boyunca evlerimize kapandık. 31 Mart tarihinde ailemle Kanada’ya döndüm. Takım çok iyi kontrol edildi. Hepimizle ilgilendiler. Hiçbir problem yaşamadım. Kanada’da ise durum daha iyi çünkü inanılmaz sosyal mesafe kuralları uygulanıyor. Herkes maskesini takıyor. İyi bir şekilde devam ediyor.
Menajerimden mesaj geldikten sonra sosyal medya hesabıma girdim. Mesajlar, sarı lacivert kalpler… İnanılmaz çok güzel bir duygu bu. Açıklama sonrasında bu ilgi daha da arttı. Umarım sezon içerisinde onlarla vakit geçirebilip, her şey biraz daha normale döner. Taraftarlar takımın 6. adamı gibi. Ataşehir’deki maçların videolarını izleme şansım oldu. Umarım her şey normale döner ve bu desteği ben ve benim gibi Fenerbahçe’ye karşı oynamamış ve o ambiansı yaşamamış diğer takım arkadaşlarım da hissedebilirler.
Hedefimiz, tabi ki her şeyi kazanabilmek. Euroleague için ilk tecrübem olacak. Sahadaki yeteneklere ve bizi yöneten beyinlere bakınca; hep birlikte çalışırsak çok şey başarabileceğimize inanıyorum. O yüzden kenetlenip bunun için çalışmamız gerekiyor.”
Kaynak: fenerbahce.org