Kevin Durant, Anthony Slater ile yaptığı bir söyleşide takım arkadaşı Russell Westbrook ile aralarındaki ilişkiyi değerlendirdi.
Bazılarının söylediği gibi aralarında bir iyi geçinememe durumu olmadığını belirten Durant şunları söyledi:
“Aramızın iyi olmadığını nasıl söyleyebilirsiniz? Tek sorum bu. Bu çıkarımı neye dayandırarak yapıyorsunuz? Bir maçta benden daha çok şut kullandığı için mi? Bu pek de mantıklı gibi durmuyor. Daha çok şut kullanan o olduğu için birbirimizi sevmiyor muyuz? Pek mantıklı değil. Ayrıca bu yapılan bana ya da bize saygısızlık demek, çünkü böyle söyleyerek bencil bir kişi olduğumu düşünüyorsunuz. Takımdaki bu adamı sevmiyorum çünkü benden daha çok şut deniyor? Bu bana yapılan bir saygısızlık. Eğer birisiyle arkadaşsam tamamıyla samimiyimdir. İyi günler, kötü günler, daha çok kullanılan şutlar ne olursa olsun ben buradayım, gerçek bir arkadaşım. Belki saha üzerinde yaptıkları her işi beğenmeye bilirim, bu işin doğasında var ama eğer birilerini seviyorsam, onları gerçekten seviyorumdur. Sorduğunuz sorular değişirken birer erkek olarak Russell ve benim de değiştiğimizi söylemeyin. Bana gelip Russell ile aramızda ne olduğunu sormayın ve bunu sorduğunuzda sorunuz çok doğalmış gibi davranmamı beklemeyin.”
Durant, Westbrook ile aralarında karşılıklı saygıya ve sıkı çalışmaya dayanan bir ilişki olduğunu da belirtti. İkili sürekli, spor salonunda beraber ya da yan yana çalışıyor. Durant aralarındaki ilişki hakkında bir de hikaye anlattı:
“Ailemle ilgili bazı sorunlar yaşadığım bir dönemde Kendrick Perkins ve Russell’ın arayıp konuşmak istediğim kişiler olduğunu hatırlıyorum. Bu açıklamayı yapabiliyorum çünkü şuanda ailemle hiçbir sorunum yok. Ancak bazen hayatın gerçekleriyle yüzleşiyoruz. Ailemize bakabilmek için büyük paralar kazanıyoruz ama para bazı sorunları çözebilse de bütün sorunların üstünü örtmeye yetmiyor. Ailemle aramda sorunlar vardı ve konuşabilecek birilerine ihtiyaç duyduğumda Russell ve Perk oradaydı. Beni dik durmaya teşvik edecek sözler söylediler. O zaman Russell’ın farklı bir tarafını gördüm ve ona güvenebileceğimi anladım. Yaşanan bu olaydan sonra oldukça yakınız. Gerildiğimiz ya da saha içinde birbirimizin yaptığı şeylerden hoşlanmadığımız anlar elbette oluyor. Bazen maç sırasında ona davranışlarını kontrol altına alması gerektiğini söylediğim ya da onun bana daha çok konuşmam gerektiğini söylediği anlar oluyor. Birbirimize küfür ettiğimiz de oluyor ama bu da kardeş olmanın bir parçası. Çünkü saha içinde bir şeye ihtiyacım olsa ya da basketbol dışında konuşacak birisini arasam, Russell’ın her zaman orada olacağını biliyorum. Aramızdaki gerçek bir kardeş ilişkisi, sanki bir aile gibiyiz.”