Yazı: Danny Chau, The Ringer
Çeviri: Ahmet Turhal, TrendBasket
Warriors’ın Yılın En İyi Savunma Oyuncusu favorisi, sistem takımı Jazz’i afallattı. Şu ana kadar takımın playofflardaki en değerli oyuncusu o.
Warriors’ın Jazz’i 106-94 yendiği ikinci tur serisinin ilk maçından sonra “Yılın en güzel zamanı!” dedi Draymond Green, ki Haziran’daki şampiyonluğun ezici favorisi konumunda bulunan bir takımın oyuncusundan Mayıs başında bu sözleri duymak biraz garip gelebilir. Galibiyet sonrası tavrı, hediye paketini açan bir çocuğu andıran Draymond için playofflar sanki süresi uzatılmış bir Noel gibi. Gerçekte, bu maçtaki performansı bir Best Buy çalışanının Black Friday’de* dükkan açmasına benziyor. Çıldırmış halde, aynı anda üç oyuncuyu savunmaya çalışıyor; geri çizgiden emirler yağdırıyor, herhangi bir Jazz hücum setinde takım arkadaşlarının nerede durması gerektiğinin keskin bir şekilde farkında; havasını bulmuş durumda. Playofflar Draymond’un oyuna tek başına etki etmesinin kaçınılmaz olduğu zamanlar.
“Her maç önemli.” diye devam etti Green. “Her bir pozisyon önemli.” Geçici olarak takımın başında olan Mike Brown’ın basın toplantısında söylediği ve sezon boyunca (ve Utah özelinde) takımın kendisine düstur edindiği felsefeyi hatırlatıyordu: Topa sahip olma savaşını kazan. Beklendiği gibi, kazandılar. Kulüp playoff rekorunu kırarak maç boyunca yedi top kaybı yaptılar. (Draymond hiç yapmadı) Neredeyse tüm basit hataları, Steph Curry’nin can sıkıntısını gidermeye çalışması sebebiyle meydana geldi. Tarzlar savaşır ve Gregg Popovich ve Mike D’Antoni arasındaki ortak geçmişten dolayı Rockets-Spurs serisi seyircinin odak noktası gibi sunulsa da Jazz-Warriors eşleşmesinde mevcut olan öncelikler çarpışması 2017 playoff basketbolunun daha doğru bir yansıması olabilir.