Playoff’ta CSKA Moskova’yı son haftalardaki yenilgileriyle yedinciliğe kadar düşen Saski Baskonia bekliyordu. Beklenenden çok daha sert ve dirençli bir seri ortaya koyan Baskonia’nın maçlar içerisinde çift haneli farklardan geri dönmesine mani olamadı son şampiyon. Özellikle arka alandaki zenginliğiyle birçok hücum opsiyonu sunan, başta Kurbanov ve Hines olmak üzere bu oyuncuların etrafına dizilmiş görev adamlarının da aksamamasıyla çift haneli farklar oluşturabilecek kadar kaliteli olduğunu gösteren CSKA’nın seriyi 3-0 ile geçmesinin sırrı da clutch anlarındaki becerileriydi. Bu konuda iyi olmayan Baskonia’yı serinin üç maçında da son toplarda daha doğru kararlar vererek ve daha keskin uygulamalarla yenen CSKA, olumlu mesajlar vermese de son 15 yıldaki 14. Final Four’una uzandı.
Olympiakos’un play-off’taki rakibi Anadolu Efes, sezonun ikinci yarısında sistem değişikliğiyle Velimir Perasovic’in idealindeki oyuna bir adım daha yaklaşmış, yükselen formuyla play-off’a tutunmuş bir takımdı. Bu eşleşmenin iki zıt tarzı karşılaştırması seriyi EuroLeague TV’ye abone olmayı düşünecek kadar ilginç bir hale getirdi. Bir yanda tempodan, ritimden beslenen ve Avrupa’nın belki de en atlet kadrosuna sahip Efes vardı; bir yanda ise eski usul olarak adlandırılabilecek bir oyunla, düşük tempo yüksek uygulama dengesine dayanan sistemi ve ligin en iyi savunmasıyla gücünü gösteren Olympiakos.
Nitekim ilk maç da tam olarak ev sahibi Olympiakos’un istediği gibi geçti. Rakibinin sertliğine karşılık vermeyen Efes çok önce havlu attı ve seri 1-0’a geldi. Genelde final serilerinde gördüğümüz, final ortamına alışık olmayan takımın “Ya gerçekten finaldeyiz galiba” derken ilk maçı kaybetmesine benzer bir mağlubiyete iyi bir reaksiyon verdi Efes. Barış ve Dostluk Spor Salonu’nun tüyler ürpertici atmosferinde son dakika içerisinde kaybeden ve İstanbul’a 1-1 giden Olympiakos, deplasmanda da aynı oranda vahşi bir atmosfer gördü. Baştan sona müthiş bir savunma performansı gören, eforun tempoyla birleşmesiyle kaçınılmaz mağlubiyeti alan Olympiakos için bir kez daha hüsran kapıdaydı. Sezonu tanımlayacak dördüncü maçta Olympiakos bir kez daha Avrupa’nın elitlerinden olduğunu kanıtladı. Soğukkanlı bir performansla rakibinin kendi oyununu dikte etmesine müsaade etmeyen Yunanistan ekibi seriyi 2-2’ye getirdi. EuroLeague tarihinde hiçbir deplasman ekibinin play-off beşinci maçından galip ayrılamaması gerçeği burada da tekrarlandı ve 3-2 ile seriyi kazanan Olympiakos son altı yılda dördüncü kez Final Four’a ulaştı.
csk ilk yenilgiyi apdi ipekçide aldı daçka maçı orada oynandı
Düzeltme ve ilginiz için teşekkür ederiz. 🙂