Sezona, NBA macerası asla başarısız olarak nitelendirilemeyecek, olsa olsa mağrur ama kısmen hüzünlü bir şekilde Avrupa’ya dönme kararı alan David Blatt’in aklını çelerek başlayan Darüşşafaka Doğuş, tıpkı oyun karakterinin bünyesinde barındırdığı gibi fazlasıyla iniş çıkışlı bir EuroLeague macerasının ilk etabını geride bıraktı. Bu arenada acemi sayılabilecek bir ekip için Avrupa’nın en iyi sekiz takımı arasında yer almak büyük bir başarı olsa da bu başarının elde ediliş biçimi, Real Madrid karşısında oynanacak playoff serisinde yaşanabilecek birtakım problemlerin bugünden habercisi…
Şu an okumakta olduğunuz giriş bölümü dahil, toplam dört bölümden oluşacak bu yazıda Koç Blatt’in yarattığı takım yapısı ve sezonun genel gidişatı üzerinden Real Madrid serisi hakkında çıkarımlarda bulunmaya çalışacağım. Tabii bu noktada altı çizilmesi gereken en önemli hususlardan biri de Darüşşafaka Doğuş’un sezon ortasında girdiği formsuzluk krizinin playoff başarısı son düzlükte elde edilirken biraz olsun geride kalmış olması olarak ifade edilebilir.
Sizce temsilcimiz Darüşşafaka Doğuş (@dackadogus) ile Real Madrid arasında oynanacak playoff serisinden hangi ekip Final Four’a yükselir? 🏀
— TrendBasket (@TrendBasket) April 11, 2017
Real Madrid karşısında Darüşşafaka Doğuş’un Final Four’u getirecek oyunu ortaya koyabilmesi için normal şartlar altında gerçekleşmesi gereken koşullar bir yana, ki bunlar 100% Wanamaker, Zizic ve Wilbekin eksenli, David Blatt’in de sezon boyu basın toplantılarında belirttiği üzere hala uyum sürecini yaşamaya devam eden James Anderson’ın kötü maç oynama şansı yok zira Birleşik Amerikalı oyuncu tüm bakiyesini sezon içerisinde sıfırladı.
Giriş