Novi Sad’daki son günlerimden birinde Darko’nun da gittiği bir manastıra gittim. Fruska Gora dağının kuytu bir köşesinde, Darko’nun evine 25 dakika mesafede bulunan bu manastır etkileyici güzelliğe sahip. Kırmızı gül kümelerinin etrafında, ağaçların yakınında yapılanmış kiliseyi görebiliyorsunuz.
Keşişlerin hepsi, buranın müdavimlerinden Darko’yu tanıyor. İçlerinden biri, Joanikije’nin dediğine göre Sırp Ortadokslarının en önemli ritüeli bir arada yapılan dualar.
Bu duaların ardından insanlar bir araya gelip konuşurlar. Sadece dinden değil, yaşamdan ve hayattan.
Darko asla bu konuşmalardan erken ayrılmıyor. Günah çıkartmak için geldiği bu yerde her defasında kendisini basketbol günlerinde neleri farklı yapardım diye düşünürken buluyor.
”En acı vereni ise konuşmak zorunda olman. Eğer içinde seni yiyen, gün geçtikçe öldüren bir şey varsa bunu biriyle konuşmalısın. Bundan kurtulmanın tek yolu bu.” diyor Darko.
Keşişler Darko’nun diğer insanlardan farklı olduğunu uzun süre geçmeden anlıyorlar. Joanikije’ye Darko hakkında ne düşündüğünü sorduğumda kısa bir duraklamanın ardından ”O hayatta başarıya ulaşmış biri, hedeflerini gerçekleştirmiş.” diyor.
Bu aslında kulağa biraz garip geliyor çünkü Darko’nun çevresinden kimle konuşsam hatta Darko’nun kendisi bile boşa harcanmış büyük potansiyelden bahsetmişti ancak Joanikije, bu tarzda konuşan ilk kişi.
Onun gördüğü; evli, çocuklu ve işinde başarılı olmuş mutlu bir insan.
Darko’nun evindeki yemek partisinde arkadaşlarıyla birlikte arka bahçede basket oynarken ona baktığımda Darko’nun güldüğünü, şakalar yaptığını, hayattan keyif aldığını gördüm. Maçın ortasında Darko mangalın başına bir koşu gidip, patatesler pişmiş diye bakarken diğerleri bunu su molasına çeviriyor, atılan ya da kaçan basketleri kimse hatırlamıyor.
Güneş batarken küçük Luca oyuncak motorbisikletiyle bahçede tur atıyor, Lazar trambolinde zıplarken Zorana Lara ile birlike salıncakta sallanıyor.
Maç bittiğinde Darko derhal patateslerini kontrol ediyor. Elindeki şişeyle herkesin içkisini tazelerken Sırp müziği açıyor ve yanıma geliyor: ”Güzel bir gece, değil mi?”
Masanın baş köşesine oturduğunda ve arkadaşlarıyla birlikte kadeh kaldırdığında şarkı söylemeye başlıyor. NBA sanki çok uzun zaman önce gerçekleşmiş ve o hayal kırıklıklarından eser kalmamış gibi. En azından etkiler burada değil. Kadehler tokuşturulurken basketbol topu yavaşça bahçenin çimlerine yuvarlanıyor.
Orijinal kaynak | Finding Darko – ESPN
10) Sırp kesiş şahit