Damgayı Ivkovic Vurdu

K.C. Rivers dışında şut ritmini yakalayan tek kısa yok, Gustavo Ayon başarılı servislerle besleniyor ve kolay pozisyonlardan buluyor sayılarını. Ancak son periyodu gazozuna oynayabiliyor Real Madrid. Bu sonuç yüksek oranda Real Madrid’in kalitesini gösterebilir ama Dusan Ivkovic’in planının birkaç yanlış dışında mükemmele yakın olduğu ve Krstic’in de çok iyi günlerinden biri olmadığı gerçeğini değiştirmez. Real Madrid maçın üçüncü periyodunda farkı açmış olabilir ancak plan doğrudur ve daha dirençli hale de getirilebilir.

Maça Nenad Krstic’in etrafına dört atıcı yerleştirerek başladı Ivkovic. Krstic’e uygun şartlar hazırlamak adına böyle bir tercih yapmış olma ihtimali yüksek ancak sahada işler pek de öyle olmadı. Topsuz kısalar çok hareketsizdi, Krstic’in getirdiği perdelerin devamında toplu kısaya mutlaka yardım getirdi Real Madrid savunması ancak o topun iki vasıtayla da olsa Krtsic’e inmesi için topu elinde tutan Anadolu Efes kısasına pas opsiyonu oluşturulamadı.

Bu noktada kısaların iyi şut atmaları farkın açılmaması adına çok önemliydi. Yüksek bir set temposu sonucunda oluşan boş şut pozisyonlarıyla gelmedi isabetli şutlar ancak Anadolu Efes’i belli bir bölüme kadar idare etmeyi de başardı. Draper ve Janning oldukça zor isabetler buldular bu bölümde. Oyunun Real Madrid aleyhine seyretmeye başlaması ise Birkan Batuk ve Thomas Heurtel’in oyuna girmeleri ve onları Cedi’nin izlemesiyle gerçekleşti.
 
thomas-heurtel-ivkovic
 
Ivkovic’in Real Madrid’in oyun temposunu düşürmek adına kendi oyun tempolarından ödün vermemesi seri adına çok kritik ve bir o kadar da doğru karardır. Şunu anlamak gerekir: Real Madrid’in kusursuza yakın geçiş hücumlarını oynamasına engel olmanın yolu yanlış oynamaktır, hızlı oynamak değil. Anadolu Efes gibi set temposu düşük ve çeşitlilikten uzak bir takımın savunma kaynaklı hızlı hücumlarla skora gitmekten vazgeçmesi özensiz ve zorlama hücumları beraberinde getirir. Bu da Real Madrid’in istediği ortamı oluşturur. Nitekim farkın açıldığı üçüncü periyotta Cedi’nin oyuna girmesine kadar geçen süreçte Anadolu Efes’in tempo bir hayli düşüktü. Ancak yaratıcılıktan uzak Anadolu Efes setlerinin olumsuz sonuçları da gecikmesiz çıktı karşımıza. Defalarca hızlı hücumlardan buldu Real Madrid sayılarını, fark çok kısa sürede çok tehlikeli noktalara geldi.

İkinci periyotta Heurtel-Birkan-Cedi-Saric-Lasme beşinin sahada bulunduğu bölüm maçın altın dakikalarıydı Anadolu Efes için. Özellikle Perperoglou’ndan, yaptığı topsuz koşularla kurtulup kendisine ideal bir ortam oluşturan Rivers için Cedi’den kaçmak o kadar kolay olmadı. Rodriguez’i savunan Heurtel ise her Real Madrid perdesini takiben Rodriguez’i ya Lasme’ye ya da Cedi’ye bıraktı. Şüphe yok ki bu iki ihtimal de Heurtel’in kalmasına tercih edilecek ihtimallerdir ve bu epey oyaladı Real Madrid hücumlarını. Heurtel’i arkasına alan uzuna topu indiremeyecek kadar sıkıştırıldı Real Madrid kısaları. Birkan ve ilk yarı sonlarına doğru yerini bıraktığı Draper da Carroll’ın yaptığı koşuları hep anlamsızlaştırdı, kaçırmadılar onu. Hiçbir şutör aradığı uygun ortamı bulamadı Real Madrid’de. Onca opsiyon içinden yalnızca Rivers’a kaldılar.

İlk yarı bittiğinde Real Madrid 4/17 ile üçlük atmıştı. Anadolu Efes’in oyunu hızlandırması ve hataya itilmiş Real Madrid hücumlarının ardından süratle koşan Cedi-Saric ikilisinin Heurtel tarafından çabuk beslenmesiyle kolay sayılar bulunması Pablo Laso’nün Bourousis’e ilk yarıda 4:17, Reyes’e de (faul problemi değil bu tercihin nedeni) 3:55 dakika süre vermesine neden oldu. Bu tempoya ayak uydurabilmek ve hücum ribaundlarıyla Anadolu Efes’i perişan edebilmek üzere Laso, fazla başvurmadığı bir rotasyonla Slaughter ve Ayon’u uzun süre bir arada kullandı. Ama sıkıntıya giren hücumun, dolayısıyla Anadolu Efes’in yüksek tempoyla bulduğu skorların önüne geçemedi bu rotasyon. İlk yarıda 16 saha içi isabetinin 12’sini asist üzerinden buldu Anadolu Efes.
 
gustavo-ayon-celebrates-real-madrid-eb14
 
İkinci yarının başlangıcı sahaya çıkan beş ve oynanan oyunun niteliği itibariyle hiçbir fark taşımıyordu ilk yarının başlangıcından. 8 sayıyla başlayan fark giderek kapanırken bazı çırpınma isabetleri de buldu temsilcimiz ancak bir kez daha ne topsuz hareketlerle şut imkanı arayan oyuncular ne de sağlıklı beslenen bir Krstic gördük. Bazı oyun planları çok daha verimli hale getirilmeli acilen. Örneğin bir pozisyonda Krstic ve Perperoglou birer metre arayla sırtını rakipe vermiş top istiyordu. Bu gibi durumların ezber halini almış olması gerekir, oyuncuların da pozisyonlarını bu ezbere göre almış olması. Aynı zamanda bir oyuncu sırtı dönük oynarken kalan dörtlünün olup biteni izlemesi topu elinde tutan oyuncunun yardımlarla mücadele etmesinden başka bir sonuç doğurmaz.

İşin enteresan tarafı ise Reyes buna benzer sırtı dönük oyunlar oynarken onu savunma görevini yalnızca Bjelica’ya emanet etti Anadolu Efes. Hiç yardım gelmedi Reyes’e. İyi bir pasör olması bu tercihi haklı kılmaz. Plandaki en büyük hataydı. Koç tercihi miydi, bireysel tembellik mi, önemli değil. Önemli olan Reyes’in oyunun içine girmesi. İlk yarıda 3 dakika 55 saniye süre alırken maçın tamamında 20 dakika 27 saniye oyunda kaldı. Şüphe yok ki ikinci yarıda onun denklemin içine daha etkin olarak dahil olması en büyük kazancı oldu Real Madrid’in. Anadolu Efes, Felipe Reyes’i etkili savunabilecek bir 4 numaraya sahip değil. Bjelica tercihinin biraz da bu çaresizliğin yansıması olduğunu söyleyebiliriz.

Tüm bunlara rağmen Ivkovic’in ilk yarıda oyunu çeviren rotasyona dönmesi ve üçüncü periyodun sonlarına doğru Cedi’nin oyuna dahil olmasıyla birlikte birtakım kıpırdanmalar gördük yine. Özellikle Birkan ve Cedi’nin sürekli hareket halinde olmaları boş şut imkanları bulmasını sağladı Anadolu Efes’in. Bu bölümde oyunu bir daha geri gelmemek üzere Real Madrid’in eline veren; yapılan hatalı tercihler -özellikle Heurtel’in yaptığı anlamsız top kayıpları- ve belirttiğim üzere Reyes’in aktif hale gelmesi oldu.

Bu maç üzerinden bazı sonuçlar çıkarabilmek mümkün. Ivkovic’in serinin karakterine uygun harika bir plan kurguladığını bir kez daha vurgulamak gerekir her şeyden önce. Bunun yanında bazı eksiklerin üzerine de gitmek gerek. Öncelikle post-up oyunları sırasında ve perde sonralarında kısaların daha hareketli olması şart. Aksi bir durum toplu oyuncuların pas opsiyonuna sahip olmamalarına neden oluyor. Yine Bjelica’yla Reyes’i savunabilmek gerçekçi değil.

En önemli derslerden biri de Krstic’in daha doğru yerlerde daha kaliteli paslarla beslenmesinin fazlasıyla gerekli olduğu. Heurtel’in ilk beş başlaması da düşünülebilir belki. Verimli bir Krstic’ten yoksun olmak set hücumlarının sadece zorlamalar üzerinden oynanması demek oluyor çünkü.

2 YORUMLAR

  1. İçeriğe söyleyecek sözüm yok fakat üslubun, anlatış tarzının kesinlikle değişmesi lazım. Hiçbir sekilde akıcı değil aksine okurken yoruluyorsunuz ve maalesef içeriğin önüne geçiyor. Tamamen devrik cümleler anlatılanın mantıklı bir şekilde beyinde kurgulanmasını zorlaştırıyor. Umarım samimi bir görüş açıklaması olarak kabul edersiniz. İyi günler.

  2. ard arda dizilmiş cümleler iyi güzel de genel anlamda iyi bir yazı diyemeyiz.

    Eline emeğine sağlık güzel analizler yapmışsın, bol bol yazarak dil sıkıntıların da gider inşallah

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler