Pazartesi günü Clippers, 2009 draftının bir numarası olan Griffin’i Tobias Harris, Avery Bradley, Boban Marjanovic ve birkaç draft sırası karşılığında Detroit Pistons’a takas etti.
Harris’in gelmesiyle birlikte Clippers saha içinde doğru pozisyon alabilen ve Gallinari ile dönüşümlü olarak çalışabilecek bir başka forvet daha kazandı. Bradley ise iyi bir arka alan savunmacısı olduğundan ve hem kontratının son senesinde olduğundan hem de bu sezonu yazın yüksek kontrat bekleyebilecek kadar iyi geçirmediğinden gelecek için bütçede takıma rahatlık sağlayabilecek bir oyuncu. Draft seçimleri ise organizasyon için biraz sembolik bir değişimi temsil ediyor. Rivers yönetiminde tecrübeli oyuncular ve dar rotasyonlarla geçen senelerin ardından Clippers bir G-League sistemini benimsiyor ve oyuncu gelişimine daha çok önem veriyor. Clippers’ın şimdiye kadar gayet başarılı gitmiş olan “Büyük Üçlü” planı, artık yerini bambaşka bir şeye bırakıyor ve yeni bir yapılanmanın önünü açıyor.
Griffin ile sözleşme imzalamak için o kadar uğraştıktan sonra ondan bu denli hızlı vazgeçmiş olmaları nedeniyle Clippers oldukça eleştiriye maruz kalacaktır. Ve uygun bir dille anlatmak gerekirse Blake Griffin de bu takasa alışabilmek için biraz zamana ihtiyaç duyacaktır.
Ancak bu takas tipik bir “yıldız oyuncunun ayrılmasıyla başlayan çöküş” olarak görülmemeli. Gerçekleşen takas Clippers’ın sezon sonrası olanaklarını değiştirmiyor aksine takasın son günü için seçeneklerini genişletiyor. Eğer isterlerse bu yaz Jordan ve Williams ile yeniden sözleşme imzalama şanslarını da yükseltiyor. Aynı zamanda Griffin/Jordan ikilisini bozarak ilk beşlerinin de modernleşmesine yardımcı oldu.
Tüm bunlara ek olarak her geçen yıl Griffin’in yaşlanması ve art arda yaşadığı sakatlıklar nedeniyle onu takas etmek daha da zorlaşacaktı. Evet, Griffin’in mucizevi bir atlet olan Amar’e Stoudemire gibi beklentileri karşılayamayıp kariyerini kısa kesme riski de var. Ancak tıpkı çok büyük bir isim olan Carmelo Anthony gibi kariyerinin son dönemlerine, giderek hoşnutsuzluğu artan ve sıkılan bir taraftar kitlesinin önünde de girebilir. Knicks, şehirdeki en büyük organizasyon olarak bu formülü kullanmış olabilir. Ancak Los Angeles’ın iki numaralı takımı olan ve taraftar katılımı sıralamasında 2016-2017 sezonunda 10 numarayken bu sezon daha şimdiden 20 numaraya gerilemiş olan Clippers, bundan mümkün olduğunca uzak durmak durumunda.
Clippers’a Griffin’i seçme hakkını kazandıran pinpon topları, takımın Playa Vista tesislerinde bir cam fanusun içinde sergilenmekte. Bu Griffin’e bir saygı duruşu olarak düşünülebilir.
Griffin, Clippers organizasyonuna ona en çok ihtiyaç duyulduğu anda bir kurtarıcı olarak geldi ve takımın altın dönemi süresince takıma liderlik etti. Eğer ki, şu an yaşadığı ihanet hissini geride bırakabilirse bir gün formasının bu organizasyon tarafından emekli edilmesini hak ediyor.
Griffin’in takımdan ayrılışı hiç şüphesiz ki olaylı oldu. Değişmesine kendi elleriyle yardım ettiği organizasyon bir kez daha değişmeye karar verdi. Ancak bu sefer o olmadan.
*tanking: Bir NBA takımının draftta daha iyi bir seçim sıralaması elde edebilmek amacıyla, oynadığı maçları kazanmak için kendini zorlamaması.
Orijinal kaynak | The Abrupt, Cold End to the Blake Griffin Era
Değişmesine kendi elleriyle yardım ettiği organizasyon…