Beş kez All-Star olma başarısı göstermiş olan Griffin, piyasadaki en “çok yönlü” forvetlerden biri ve Frank’in saydığı özelliklerin hepsine sahip. Aşırı derecede rekabetçi, öyle ki bir karardan memnun olmadığında hakeme top fırlatmaktan çekinmez. O kadar çalışkan ki playofflar öncesinde fiziken neredeyse tükenmek üzereydi ve o döneme dek birçok operasyon geçirdi. Ligin en iyi forvetlerinden biri olmayı başarabilecek kadar zeki. 2016 yılında bir takım arkadaşına yumruk attığı olayı, o büyük hatasını herkesin gözü önünde itiraf etti, tam da büyük bir organizasyonun oyuncusunun yapması gerektiği gibi.
Griffin’in sorunu ise takımın ona bu kültüre ayak uydurması için değil; pahalı bir kadroyu yarışın üst seviyelerine taşıması için para ödüyor olmasıydı. Özellikle de bu yaz 173 milyon dolar değerindeki, beş senelik sözleşmeyi imzalamasından sonra bu beklenti daha da yükseldi. Bu açıdan baktığınızda Griffin ondan beklenenlerin hiçbirini karşılayamadı. Hatta yakınına bile yaklaşmadı. Griffin’in oynadığı dönemde Clippers 17 galibiyet 16 mağlubiyet elde ederken onsuz bu değerler 8-8 oldu. Maç başı istatistikleri, sağlıklı olsaydı tabii, yeniden All-Star seçilmesini sağlayacak seviyedeydi: 22.6 sayı, 7.9 ribaund ve 5.4 asist. Ancak Griffin’in bu istatistiklerinin takıma olan etkisi sorgulanabilir. Çünkü Blake sahadayken takımın genel olarak verimliliği +0.8’ken, Blake yokken bu rakam +0.6. Yani Clippers, Griffin takımda yokken de hemen hemen onun olduğu dönem kadar iyi oynamış. Bundan önceki senelerde sahada Griffin ve Paul yokken Clippers çaresiz durumda oluyordu. Bu sene ise takım bu durumu aşmış gibi görünüyor.
Genellikle Griffin’in takıma olan katkısına sakatlığından dolayı anlayış göstermek gerektiğinin altını çizmek mantıklı oluyordu. Fakat Los Angeles Clippers’ın daha birkaç ay önce, serbest olduğu dönemde ikna edebilmek için, Staples Center’da bir mini forma emekliliği şovu düzenlediği oyuncuya karşı bu denli katı ve hesaplar yaparak yaklaşmak için birden çok sebebi vardı. Griffin bu sezon en çok kazanan beş oyuncudan biri. Geçtiğimiz dört sezonda takımın yaptığı maçların %40’ından fazlasını kaçırdı. Geçtiğimiz iki sene içerisinde ise kariyerini sonlandırmasına sebep olabilecek iki sakatlık yaşadı. Maç esnasında yaşadığı patlama anları zamanla giderek azaldı ve 32 yaşında olduğu bu sezon oldukça yüklü bir kontratı var. Hepsinin de ötesinde geçtiğimiz senelerde sürekli olarak yüksek kontratlar nedeniyle yüksek vergiler ödeyen Clippers, bu sezon yine vergi listesinin en başında.
Takımın Griffin konusunda ne yapacağını belirlemek bir yerden sonra direkt olarak “evet-hayır” sorularına kaldı. Griffin şu anki haliyle bu takımın bir numaralı oyuncusu olabilir miydi? Hayır. Clippers, Griffin’in bu sağlık ve kontrat koşulları altında onun etrafında lig yarışının içinde kalabilecek bir kadro kurabilir miydi? Hayır. O olmadığında oynadıkları oyun ve kazanma oranları giderek kötüleşti mi? Hayır. En azından sezon başında düşündükleri kadar olmadı bu düşüş. Peki Clippers daha ucuz, daha çeşitli ve daha derin bir rotasyonun peşindeyken Griffin’in dokuz haneli kontratından kurtulmakla iyi mi ederdi? Kesinlikle evet.