Paul artık kendi imzası haline gelen perdeden sonra boşluk bulma ile yardıma gelecek savunmacıların açılarını çok iyi bir şekilde görüp cezalandırabiliyor. Perdeden sonra düz bir çizgide hareket etmek yerine tüm alanı kullanan ilk oyunculardan.
”Bir gün idmanda Tyson Chandler ile birlikte deneyerek bunu yapmaya başladım ve ikiye bir eşleşme yakalayabileceğimizi fark ettim. Rakip uzun beni takip ettiği ve kısa oyuncuyu arkama alabildiğim zaman ben ve Tyson rakip uzunla baş başa kalıyorduk.’’
Ona sıradan ama iyi bir set çizin ve Paul her şeyi manipüle etmeye başlasın. Çoğu setin sonunda genişleyen savunma, Clippers’ı ikiye bir ya da üçe iki eşleşme ile bırakıyor. DeAndre Jordan pota altına gidip, Paul’den gelecek pası kolayca smaçlamak için bekleyebilir. Redick birazcık yer değiştirerek boş şut için gerekli açıya geçebilir.
Yine de Paul ile birlikte oynamanın adrenalinli tarafları da var. Sessiz oyun kurucunun sinirli ve bağıran birine dönüşmesine uymak zorundalar.
“Bazı insanlar muhtemelen böyle biriyle oynamak için daha uyumludur” diye belirtiyor Redick. “Sanırım onun iletişim kurduğu şekilde oynayabilecek adamlarımız var.”
Paul, LeBron James’in vizyonuyla oynuyor fakat onun sevincinden pek bir şey aldığı söylenemez. Bağırmaya odaklı bir doğası var ve parkede yaptığı her şeye ciddiyet katıyor.
Rivers: “Yeryüzündeki en rekabetçi insanlardan biri olabilir.” Paul’un gördüğü şeyi sahanın her iki yönünde de gören kimse yok. Her maçı kazanmak için ortaya koyduğu enerji, sahada işler onun istediği gibi gitmediği zaman sıkıntı yaratabiliyor. İster bir rakip olun ister takım arkadaşı, sahada durduğunuz yer, verdiğiniz kararlar ve yaptığınız hatalar Paul tarafından sürekli inceleme altında. Herkes onun standartlarına çıkmak zorunda. Hata yapma lüksünüz yok.
Peki Paul bu oyunu oynarken keyif alıyor mu?
“Bu harika bir soru.” diye cevaplıyor Redick. Kısa bir değerlendirme yaptıktan sonra devam ediyor: “Kazanmanın onun için eğlenceli olduğunu düşünüyorum, bence son sonuç onun için eğlenceli. Onun dışında her şey kısa bir önsöz gibi.”
Not: İçeriğin orijinalindeki video ve görsel materyaller telif hakkı kullanımını ihlal etmemek amacıyla Türkçe çeviride kullanılmamıştır.
Orijinal kaynak | Chris Paul’s Most Dangerous Weapon? His Eyes-Sports Illustrated
V