Benim gördüğüm kadarıyla LeBron’un insan olduğunu kanıtlayan iki şey var. Birincisi: Ayakları. Her basketbolcu mutlaka bilek burkulmasını yaşamıştır ancak Kral’ınkiler herkesinkinden farklı bir şekilde daha yıpranmış görünüyor. Sanki “Diriliş” filmindeki ayıyla, 12 raundluk bir maç yapmışlar gibi.
Diğeri ise sadece yakınlaştığınızda görebileceğiniz, kafasının arkasındaki iki tane yara izi.
-Kafanın arkası nasıl oldu da yaralandı?
LJ: Bir dirsek darbesiyle oldu.
-Maçta mı?
LJ: Miami’de oynadığım dönemdeki bir antrenmanda.
-Ciddi misin? Kim yaptı? Eminim herkes çok gerilmiştir.
LJ: Evet baya gerginlerdi. Ancak kimin yaptığını söylemeyeceğim. (Gülüyor) Takım arkadaşım bana dirsek attı, yarada 16 tane dikiş var.
-Peki ya öbür yara?
LJ: Golden State’le oynadığımız ilk final serisi sırasında oldu, kameranın üstüne düştüm.
-O akşam da dikiş atılmış mıydı?
LJ: Hayır, sadece yapıştırıcı kullandılar. Aslına zımbalamayı düşünüyorlardı ama kafamı zımbalamalarına hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğimi söyledim. Mecburen yapıştırdılar ama düzgün bir şekilde iyileşmedi. Gizledik bunu gerçi.
-Neden?
LJ: Çünkü sakatlıklar hakkında konuşmayız. Sakatlıklar hakkında konuşmuyorum.
LeBron’un ciddi bir sakatlık yaşamamış olması sadece onun dominantlığını açıklayan bir şey değil. Bu, LeBron’un yıldırıcılığını daha da arttıran, kusursuzluğunun bir göstergesi gibi olan efsanevi bir özellik. Bu oyunu tamamen çözmenin adeta anahtarı. Eşsiz bir yeteneğe ve oyuna karşı pervasız bir tutkuya sahip ancak bunlardan da öte LeBron’da fiziksel istikrar mevcut. Bu istikrar sayesinde senelerdir basketbol oynuyor ve oynamaya da devam edecek. Şu an dünyadaki en kaliteli sporcunun, NBA Finalleri’nde, tabii ki daha aşağı seviyede olması düşünülemez bile, kafası yarılıyor ve bunu bir sır olarak tutabiliyor çünkü bir yapıştırıcının yeterli olacağını düşünüyor.
Bu ve bunun gibi daha birçok sebeple LeBron, saha içi büyüklüğü konu olduğunda, Michael Jordan ve diğer tüm sporculardan üstün durumda çünkü basketbolu en yüksek seviyede, herkesten daha uzun süre oynayabilme potansiyeline sahip. “İnsanların gözünde Michael Jordan’dan daha iyi olmayı nasıl başarabilirsin sence?” diye sorduğumda bana verdiği cevaba göz atmanın yeri tam burası:
“NBA tarihindeki herkesten daha istikrarlı bir şekilde hep zirvede olursam insanlar ondan daha iyi olduğumu düşünecektir.”
Şu ana kadar arka arkaya yedi kez NBA Finalleri’nde yer aldı ve görünen o ki bu seviyede bir on sezon daha geçirebilir. Bu inanılmaz bir olay ve onlarca senedir hiç kimse “en iyisi” sıfatına sahip olmadı.
-Fiziksel olarak tükendiğini hissettiğinde bile sadece basketbolu sevdiğin için oynamaya devam eder misin?
LJ: Sonsuza dek bu seviyede oynayamayacağımı biliyorum ancak tükenmiş bir şekilde oynar mıyım? Gerçekten hiç sanmıyorum.
-Belki Bronny büyüyüp, bir NBA oyuncusu olduğunda ona karşı oynama şansın olur?
LJ: Artık fiziksel olarak kaldıramadığım o dönemlerde oynamaya devam eder miyim bilmiyorum dedim ama eğer en büyük oğlumun bana karşı oynama fırsatı olacaksa biraz daha devam edebilirim sanırım. Bu pastanın kreması gibi olur.
-Evet, ama seni orada utandırmasına izin veremezsin değil mi?
LJ: Tabii ki! Ona sürekli faul yaparım. Hatta sanırım bütün faul hakkımı Bronny üzerinde kullanırım.
-Eminim ki her şut atmaya çalıştığında faul yaparsın…
LJ: Evet, oldukça sert fauller…