#BCL’de Top 16 perdesi açıldı | Haftanın panoraması

İki maç, tek son

J Grubu’ndaki iki temsilcimiz TOFAŞ ile Darüşşafaka yarım haftaya yayılan iki maçlık bir mini seri oynadı. İki maçın sonu birbirinin simetrisiydi.

 

TOFAŞ ilk maçta son çeyreği 27-5 önde geçmiş ve BSL liderini son on dakikadaki oyunuyla devirmişti. BCL’de de aynı senaryoyu izledik. Salı akşamı son çeyreği 23-16 önde bitirdi TOFAŞ ve hatta, ikinci yarıda Daçka’ya 44-33’lük üstünlük sağladı. Daçka tüm formuna rağmen yoğun maç temposunun etkilerini görmeye başladı ancak uzun süredir Avrupa maçı yapmayan TOFAŞ için önemli bir kırılma olabilir bu iki galibiyet.


Sherminator görev başında

Play-in’de dramatik bir sonla Pınar Karşıyaka’yı deviren Lenovo Tenerife, Top 16’ya Macaristan deplasmanında başladı. Falco Szombathely normal sezonu Treviso Basket’in önünde lider bitirmişti ve kendi BCL tarihinin en başarılı sezonunu yaşıyor. Hal böyleyken taraftarı da son derece iştahlı ve istekli, hatta biraz fazla istekli.

 

Falco da kendi evinde turnuvanın doğal favorisi Tenerife’yi mümkün olduğu kadar sıkıştırdı. Ev sahibi ekibin mücadele gücünü ve hücumda doğru kararı bir refleks olarak vermelerini övmemek mümkün değil. Ancak her takımda Huertas ve Shermadini yok. Bu isimlerin maç sonundaki ikili oyunları Tenerife’yi bir başka zor deplasmandan muzaffer çıkardı.

Shermadini sakatlık sonrası en iyi maçını oynadı; 19 sayı, 6-9 isabet, 13 ribaund, 1 asist, 2 top çalma, 2 blok çok şey anlatıyor. Sherminator görev başındaydı bu hafta.


Cluj’un etkileyici galibiyetine sakatlık gölgesi

Romanya şampiyonu Cluj-Napoca, turnuvanın en büyük favorilerinden Unicaja’yı Malaga’da bozguna uğrattı. Stratejisini çembere gitme ısrarı üzerine kuran Cluj kah Stipanovic’I potaya devirdi kah dış oyuncularının bire bir gücünü kullandı. Dustin Hogue’un büyük çabasıyla Unicaja’yı ribaundlarda ezmesi de ev sahibi ekibin maçı tersine çevirecek serisine engel oldu. Bütün BCL’ye mesaj veren bir galibiyet oldu Cluj adına. Ne var ki…

Micheal Eric sezonu kapattı! #BasketballCL


Litvanya’da kısaların düellosu

Rytas savunmasının üstüne attığı tüm bilmeceleri çembere topsuz koşularla çözen ve üçüncü çeyreğin sonlarına doğru 50-60 önde olan SIG Strasbourg, John Roberson’ın sakatlık geçirip ikinci çeyreği oynamamasına rağmen maçı rahat kazanacak gibi duruyordu. Speedy Smith, Hababam Sınıfı’ndaki müdür gibi, “Durdurun bu rezaleti!” diyerek çıkageldi.

 

11-0’lık seriyle 61-60 öne geçen Litvanya ekibine öncülük etti Speedy. Strasbourg’un skoreri John Roberson’ın savunmasına Normantas’ın son çeyrekte atanması da seriyi ateşledi. Bu noktadan sonra son düdüğe kadar müthiş bir maç izledik; son sözü Roberson söyledi.

 


“Mücadele eksiğimiz yok, rakip daha çok mücadele ediyor”

Haftanın son maçında Ludwigsburg’un konuğu JDA Dijon’du. Daha ilk dakikalardan ev sahibinin kalite üstünlüğü barizdi ve bunu özellikle ikinci yarıda skora da dökmeyi başardılar. Dijon Koçu Nenad Markovic maç boyunca molalarda savaşmamaktan, kolay sayı vermekten, topa baskı yapmamaktan şikayet etti ki haklıydı.

Ancak mevzu, Dijon oyuncularının mücadele eksikliği değil, Ludwigsburg’un teknik detaylar yanında mücadelede de üstün gelmesiydi. Alman ekibi BCL’de doludizgin devam ediyor.

Haftanın panoraması ve öne çıkan olayları

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler