Ön elemenin hoş sürprizi
Basketbol Şampiyonlar Ligi’ne ön elemelerden katılan dört takımdan ikisi, Bakken Bears ve Keravnos, ilk hafta maçlarında sahaya adım atan ekipler oldu. İki ekip de basketbol için hoş bir sürpriz yaparak güçlü rakiplerine zor anlar yaşattılar.
.@bakkenbears uzunu Michel Diouf ilk çeyrekte üç üçlük isabetiyle 11 sayı attı. Ve eli değmişken Tenerife savunmasını markete bıraktı. 🎩 (via @BasketballCL) pic.twitter.com/O3MvtlrgQY
— TrendBasket (@TrendBasket) October 20, 2020
Bakken Bears, Iberostar Tenerife karşısında tam saha baskı ve hareketli oyuncularıyla gözünü galibiyete diker bir haldeydi. 2.13 boyundaki Michel Diouf yay gerisine kadar çıkıp attığı üçlüklerle ilk çeyrekte mini bir Porzingis performansı izletti bizlere. İlk çeyrekte 7 sayı öne geçen Danimarka ekibi maçın devamında Tenerife’nin derin ve yetenekli kadrosuyla aşık atamadı. Bakken’i yıkan iki ana oyuncu ise Marcelinho Huertas ve Spencer Butterfield oldu. Arka alanı domine eden guard ikilisi, savunmada da vites atan Adalılar’ı ateşledi. Sonrası zor bir başlangıcı takip eden nispeten kolay bir karşılaşmaydı.
Bir başka Sekizli Final ekibi JDA Dijon’a konuk olan Güney Kıbrıs temsilcisi Keravnos ise ortaya çok daha akılda kalıcı bir akşam koydu. Keravnos özellikle ilk ve üçüncü çeyrekte hücumuyla basketbolseverleri şaşırtmayı başardı. Ahmaad Rorie ve Brandon Rozzell gibi skorer bir arka alanla Dijon karşısında ilk çeyreği 8-25 önde bitiren ev sahibi, Fransız ekibin geri dönüş becerisine ve şapkadan tavşan çıkaran guard’larına dayanamadı. Maçı toplamda 50 sayıyla bitiren Axel Julien (26) ve David Holston (24) maçı uzatmaya götürmeyi başardı. Takıma bu yaz katılan uzun Jacques Alingue’in 10 sayı, 6 ribaund, 3 top çalma, 5 blokluk katkısı da görülmeye değerdi. Dijon uzatma sonunda da olsa Lefkoşa’dan istediği galibiyetle çıktı.
Keravnos karşısında beklemediği kadar zorlanan @jdadijonbasket‘in imdadına David Holston yetişti: Dördüncü çeyrekte 15 sayı! (via @BasketballCL) pic.twitter.com/FopDM3eJgz
— TrendBasket (@TrendBasket) October 20, 2020
Galatasaray iyi başlamadı
Bu haftanın panoraması, ilk haftada sahaya çıkan tek temsilcimiz Galatasaray’la devam ediyor. Kuvvetli A Grubu’nda yer alan sarı kırmızılılar, Dinamo Sassari deplasmanında iyi bir sınav vermedi.
Ertuğrul Erdoğan’ın maç sonu basın toplantısında da vurguladığı üzere, savunma ve ribaundlar, Galatasaray’ın kazanma şansını zayıflatan iki etkendi. Dinamo Sassari maç boyunca ribaundlarda 43-30 üstünlük sağladı, 18 hücum ribaundu aldı ve ikinci şanslardan 19 sayı buldu. Miro Bilan (16) ve Justin Tillman (17) pota altı ikilisinin toplam 33 sayı bulduğu maçta İtalya temsilcisi boyalı alandan 52 sayı attı. Özel bir maç çıkaran Marco Spissu ve ikinci yarıda kritik üçlüklere imza atan Filip Kruslin de Sassari’ye arka alan desteğini verdi.
Daryl Macon, Sassari deplasmanının ilk yarısında @GSBasketbol adına skor yeteneğinden bir pasaj sundu. 👀 (via @BasketballCL) pic.twitter.com/JHM748mzjg
— TrendBasket (@TrendBasket) October 21, 2020
Savunma kısmındaki görüntü mutlu etmese de hücumda ışık verdi Galatasaray. Daryl Macon skor yeteneğini 13 şutta bulduğu 20 sayıyla gösterdi. Brock Motum son çeyrekteki 15 sayısıyla kendisini EuroLeague’e taşıyan dört numara hücumundan pasajlar sundu. Ve belki de en önemlisi; 19 sayı, 4 ribaund, 4 asist kaydeden Alex Hamilton takımının hücumda sıkıştığı anlarda sorumluluk alıp çembere inatla atak etti. Hücumda edilgen kalmasıyla bilinen Hamilton’ın zorlu bir deplasmanda, takımı üretemezken aldığı sorumluluğun altından kalkması Galatasaray için değerli.
Savunmada her pozisyonun daha agresif bir görüntü çizmesine ihtiyaç var. Sahanın bu kısmı oturduğu halde Galatasaray’ın ait olduğu konumlara gelmesi işten bile değil.
Lublin’de soğuk terler
Tarihinde ilk kez bir Avrupa kupasında yer alan Start Lublin, evinde grubunun en zorlu takımı Casademont Zaragoza’ya soğuk terler döktürdü. Zaragoza maçın ilk bölümünde rakibine bolca top kaybı yaptırıp doğan hücumları iyi değerlendirdi. Sahanın daha kaliteli takımı olduğu her halinden belli İspanyollar, Jason Thompson ve Nicolas Brussino’nun sırtında 13 sayı öne geçti. Boyalı alan kontrol altındaydı, Lublin ilk çeyrekte sekiz top kaybı yapmıştı, işler iyi gidiyordu. Ne var ki David Dedek’in ekibi sürprizini henüz açık etmemişti. Top çalmaya meyilli, çekirge savunması olarak adlandırdığım agresif bir savunma şemasını benimseyen Lublin, ribaund dengesini de lehine çekince hızlı hücum fırsatları bulmaya başladı.
Lester Medford’ın topu sürüklediği, Sherron Dorsey-Walker ve Martins Laksa’nın şut yetenekleriyle 1.80’lik oyun kurucuyu desteklediği Lublin ikinci yarıda bambaşka bir görüntüye büründü. Hızlı hücumları pota etrafında bitirme tandanslı Polonya ekibi yarı sahada da Zaragoza’nın uzunlarını zor bire birlerin içine sokmayı bildi. Burada Armani Moore-Robin Benzing eşleşmesinin de çok iyi işlendiğini söylemek gerek. Rakibinden daha atletik Lublin, morali bozulan Zaragoza karşısında bitime dört buçuk dakika kala 77-66 öne geçti. Zaragoza kalan bölümde dört üçlük isabeti ve 20 sayı kaydetti. DJ Seeley ve yeni transfer Luka Rupnik maç sonunda devleşti, Kamil Laczynski yedi saniye kala faul çizgisine gelip 1/2 attı, iki sayı gerideki Zaragoza için maçı kazanma fırsatı doğdu. Ve ardından şu oldu:
DJ Seeley Lublin deplasmanında Zaragoza’ya maçı kazandırıyor! 🔥🔥 🔥 (via @BasketballCL) pic.twitter.com/MRmvwztvWR
— TrendBasket (@TrendBasket) October 21, 2020
Seeley neden sahada olduğunu gösterirken, ERA Nymburk’tan transfer edilen Luka Rupnik maça damga vuran isimlerden biri oldu. Sloven oyun kurucu pas kanalı savunmasındaki aktivitesini 5 top çalmaya dönüştürdü. Ayrıca 11 sayı ve 5 asistle Zaragoza cephesine, “Bu çocuğu iyi ki almışız!” dedirtti.
Nokta transfer Butterfield
Yukarıda Spencer Butterfield’ın Tenerife’ye katkısından bahsetmiştim. Takıma 14 Ekim’de katılan Birleşik Amerikalı guard’dan daha çok bahsetmek gerek. Giorgi Shermadini maç sonunda spot ışıklarının altındaki oyuncuydu ancak Spencer Butterfield 17 dakika sahada kalarak (+/-) departmanında hanesine (+21) yazdırdı. Bu takımdaki en yüksek ikinci (+/-) sayısı; Tenerife’nin bu alandaki en iyisiyse (+23) ilk maddede bahsettiğim diğer isim Marcelinho Huertas. İki numarada Sasu Salin dışında güvenilir bir alternatifi bulunmayan Tenerife’nin hem Salin’den daha fizikli hem de üç sayılık atışlarda etkili bir takviyeye ihtiyacı vardı. 1.91’lik Butterfield’ın Tenerife’ye yaptığı etki tam olarak bu alanda kendini gösteriyor.
Xs and Os of the day in #BasketballCL:
When there’s a Huertas/PF screen at the top, there’s stuff happening under the rim with Shermadini. Usually he’s the one getting a backscreen, now he can set the corner pin bc @CB1939Canarias added Butterfield to catch&shoot for a living. pic.twitter.com/YWHLxMe12f— Igor Curkovic (@IgorCurkovic) October 20, 2020
Yukarıdaki video klasik bir Tenerife hücumuyla başlıyor. Bu kurulumu büyük çoğunlukla Shermadini’nin gelecek bir perde aracılığıyla alçak postta pozisyon alması takip eder. Burada ise tam tersini görüyoruz. Shermadini, Butterfield’ın sol köşeye konumlanabilmesi için ona bir perde yapıyor, pozisyon da Butterfield’ın üçlüğüyle bitiyor. Shermadini’nin en büyük tekil tehdidi olduğu bir turnuvada hiçbir savunma bu aksiyonu Shermadini’yi riske ederek savunmaz. Tenerife de zaten yüksek tavanlı hücumuna farklı bir opsiyon katmış olur.