Kadınlar Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Beşiktaş’ın koçu Aziz Akkaya, çeşitli konularda açıklamalarda bulundu.
Anadolu Ajansı’na konuşan Aziz Akkaya, Beşiktaş sevgisinin altını çizerken A Milli Kadın Basketbol Takımı’nın Dünya Kupası performansını da değerlendirdi.
Aziz Akkaya’nın açıklamaları şu şekilde:
“23 sene aralıksız Beşiktaş’ta çalıştım, hayatımın yarısı burada geçti. Çok şanslıyım, Allah rahmet eylesin, Süleyman Seba gibi bir değerle çalıştım, aynı ortamda bulundum, ondan öğütler ve destekler aldım.
Şimdi takımımızı yeniden canlandırmaya çalışıyoruz. Başkanımız Fikret Orman da destek oluyor. Beni çağırdığında akan sular durdu. Dünya bir tarafa Beşiktaş bir tarafa. Beşiktaş’ı seviyoruz, Beşiktaş yuvamız. Bir yere geldiysem, Aziz Akkaya olduysam Beşiktaş Kulübü sayesinde oldu. Arkadaşlarım ‘bu kadar süre nasıl kaldın, para versen duramazsın’ diyor. Her sene bir amacın peşinde koştuk, örnek olmaya çalıştık. Alnımız açık, başımız dik.
Bir daha dünyaya gelsem yine Beşiktaş’ta çalışırım. Beşiktaş, hiç yabancı oyuncu almasa da bir şekilde mücadele edecek bir yapıya sahip. Benim için ‘sahada çılgın’ diyorlar ama eğitim, spor ve askerlik disiplin işi. Biz hiç paranın peşinde koşmadık. Parayla ölçülemeyecek şeyler kazandık. Büyük paralar kazanmadık ama Beşiktaş’ta çok insan kazandık.
Futbolda 15 yabancı vardı ama milli takımın olduğu yer belli. Bizde de yabancı sayısının artmasının milli takımları nereye getirdiği belli. Türk oyunculara daha çok şans vermek lazım. Dövizin bu kadar yüksek olduğu bir yerde, gelirin ve sponsorun olmadığı bir yerde sıkıntılarla baş etmek çok zor. Gençlere yatırım yaparak ileriye yönelik çalışmak lazım.
Bu sezon da şartlar aynı. Elimizdeki kadrolarla en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bunun iki yöntemi var, ya şampiyon olursunuz ya oyuncu yetiştirirsiniz. Ben elimdeki kadroyla her zaman en iyisini yapmaya çalışıyorum. Şartlar zor ama önemli olan bu şartlarda mutlu olup çalışabilmek. Severek çalışıyorum.
Beşiktaş üst seviyede oyuncu yetiştiriyor. Elimizde gelecekte A Milli Takım’da oynayabilecek üç beş elit oyuncu var. Beşiktaş’ın bir çizgisi, duruşu var. Mümkün olduğu kadar iyi işler yapmaya çalışıyoruz.
İki oyuncu alabilirsek şampiyonluğa oynayabiliriz. Kadroda 2001, 2002 doğumlu beş oyuncu var. Bu kadroyla ‘şampiyonluğa oynarız’ dersem zor olur.
Dünya Şampiyonası’nda olduğumuz için fazla zamanım olmadı. Oyuncular da geç geldi. Üç tam antrenman yaptık. Yabancı sayımız üç, dördüncüyü alamadık. Oyuncuları tanımıyorum. Ne yapabileceğimizi bilmiyorum. Oyuncuların konsantrasyonu zaten yerinde. Taraftar da gelirse, onların desteğiyle kazanırız. Arkamızdaki en büyük güç taraftarlarımız. En büyük artımız onlar. Taraftarlarımız 5-10 sayı da bize katkı yapıyor. Gerçekten mücadele eden takımımız var. Sansasyon yaratacak oyuncularımız var.
Dünya Kupası’nda fizik olarak çok güçlü olmadığımızı gördük. Holingsvorth’un oynamadığı zamanlarda yenildik. Milli takımın ilk beşinde oynayan oyunculardan kendi takımında oynayan bir veya iki isim var. Yabancı sayısının azalmasıyla bu artacak. Geçiş süreci zor oldu. Milli takımın başarısız olduğunu söylüyorlar. İki madalya aldık. O jenerasyon 10 sene peş peşe çalışan jenerasyondu. 2005’ten 2015’e kadar yapılan yatırımdı. Yenilenen bir takım var. Milli takımda 22-26 yaş arası altı yedi oyuncu var, sabretmek gerek.
Kadın basketbolu dünya sıralamasında ilk altı sırada. İlk altıya girdiğimiz başka branş var mı araştırmak lazım. Biz her yerde stres yapıyoruz. Keyif almayı bilmiyoruz. Süreklilik olması çok önemli. Peş peşe organizasyonlarda varız. Takım sporlarında tekiz ama en çok eleştiri alan biziz. Daha fazla destek almamız lazım.
Türkiye hepimizin, bu bayrak hepimizin. Dünya Şampiyonası’nda ay-yıldızı olan tek takım biziz. Müslüman olan tek takım biziz. Herkesin destek olması lazım.”