U20 Şampiyonası’ndan sonra tüm başarıların yanında bir eksiğimizle daha yüzleşmek durumunda kaldık. Çok iyi bir takım olsak sahaya giren herkesten katkı alıyor olsak da, zaman zaman tepki, reaksiyon vermekte yaşadığımız sıkıntılar bize bir Dünya Şampiyonası, bir Avrupa Şampiyonası finaline mal oldu. Kritik anlarda sorumluluk almasını istediğiniz yetenekte çok fazla oyuncuya sahip olmamıza rağmen maç içerisinde bu sorumluluğu alan oyuncu olmayınca sıkıntı yaşamaya başladığımız aşikar. Bunun en önemli sebebi, oyuncuların ne kulüp kariyerlerinde, ne de altyapı milli takımlarında sahip olamadıkları özgürlük. 14 yaş altı seviyesinden itibaren alan savunmasına maruz kalan, dış şuta teşvik edilmeyen çocuklar ne kadar yetenekli olursa olsun bir mental bariyer ile beraber ilerliyor. Top kullanırken tereddüte düşmek, gereksiz ekstra paslar yapmak gibi ince hastalıklar oyuncuların tepki kapasitesini kısıtlamanın yanında öz güven düşürücü bir etkiye de sahip oluyor. Burada altyapı sistemini tekrar gözden geçirmenin faydası var.