Bu 2001’deki Final Four’dan sonra büyük bir boşluk yaşadık. Neredeyse 15 yıllık büyük bir boşluk… Efes’in hızı sonraki yıllarda kesildi. İki üç kez daha bu kez yeni Final Four’a yaklaştılar ama bir türlü oraya çıkamadılar. Bizim ise 2015’e kadar beklememiz gerekti yeni bir Final Four macerası için. Bunu için çok kilit bir hamle geldi o zamanki adıyla Fenerbahçe Ülker’den: Fenerbahçe, EuroLeague’in büyükler arasına girmek için 2006’dan itibaren kolları sıvamıştı. Ancak bir eksik vardı: Saha kenarındaki o lider. Onlar da bu iş için Avrupa’nın en iyisi Zeljko Obradovic’le anlaştılar. Uyum süreci diyebileceğimiz ilk sezondan sonra Obra hedefi hep en yükseğe koydu. 2014/15 sezonunda playoff’lardaki Maccabi serisini 3-0’la geçip Final Four vizesi alan Fenerbahçe tarihinde bir ilki başardı. Madrid’deki Final Four’u bir ilk adım gibi değerlendirmiştim. Ev sahibi Real’i orada yenmek pek mümkün değildi zaten. Ama ertesi sezonki heyecanı unutmak mümkün mü? İki uzatma ve iki çok çekişmeli maçla Fenerbahçe şampiyonluğu kıl payı kaçırdı. Berlin’deki final maçının ilk yarısında Obra’nın bile nutkunun tutulduğunu hayretle izledim ekran başında. Adım gibi emindim ki Obradovic daha kuvvetli dönecek.