Coppin Eyalet Üniversitesi, Freddie Grey’in (Bıçak taşıdığı gerekçesiyle göz altına alındıktan sonra polis arabasında darp edilen ve kaldırıldığı hastanede ölen siyahi genç) ölümüne tepki olarak ayaklanmaların patladığı Batı Baltimore’un yangınlardan sonra söndürülmüş evlerin arasında göze çarpıyor. Kırpılmış çim ve parlak tesisleriyle kampüs adeta bir mücevher gibi ve bulutsuz kış gününde gerçekten fark etmemek imkansız. Erkek basketbol antrenörü Michael Grant ve spor departmanının uygunluk ve akademisyen direktörü D’Wayne Robinson, NCAA ve onun büyük konferanslarının HBCU’ların çabalarından nasıl yararlandığından bahsetmek için basketbol salonuna bakan bir konferans salonunda bir araya geldi.
Belki de geçen yıl NCAA reklamı, HBCU reklamlarını maddi gücü yetersiz sporculara yardım ettiği için kutlamalıydı. Robinson, “Büyük çocuklar HBCU’lara bir teşekkür borçlu mudur?” diye sordu. “Evet ama asla yapmazlar.” … Robinson orada duruyor. O ve Grant çok fazla dolaşmaya isteksizler. Siyahi Amerikalılar’ın yükselişinde HBCU’ların önemli rolünü takdir ediyorlar. Fakat Grant, ilk gene ait olan oyuncularının oranının dörtte birden az olduğunu da ekliyor.
“Çünkü kolej kökenli ailelerin çocuklarını seçiyoruz’’ diyor. “Artık kimi seçtiğimiz konusunda daha dikkatli davranıyoruz. Kendi kariyerlerimiz söz konusu.” Hepsi kazanma ve kaybetme ile ilgili, ve APR (Akademik İlerleme Oranı) ile ilgili. ”NCAA’nın Akademik İlerleme Hızı, bazılarının eğitim açısından dezavantajlı sporcular için fırsatları sınırladığına inandığı bir politika aynı zamanda.” NCAA, 2005 yılından bu yana, her atletin uygunluğunu ve kalıcılığını ölçerek sporcuların akademik ilerlemeleri için kurumları sorumlu tutmaya başladı. Yetenek olarak eksikliği olan ve derslere ilgisi az olan birini programa almak, programın kendisine zarar verebilir görüşündeler. Ancak bazıları buna aldırış etmiyor ve ağır cezaları görmezden geliyorlar. NCAA turnuvalarından men edilen takımlara en ünlü örneği 2013’teki Uconn takımı. Ulusal şampiyonluklarından iki sene sonra turnuvadan men edilmişlerdi.
Sonuç olarak Grant’ın söylediği: ”Yalnızca 2.5 ya da daha yüksek not ortalaması olan oyuncuları alıyoruz.’’
Waters B- (Amerikan puanlama sistemi) seviyesinde bir öğrenci. Akıllı, disiplinli ve ülkenin en akademik titiz üniversitelerinden birine girmeye yeterince hazır. Finans sektöründe okumayı planlıyor ve kitaplarla topu dengeleyeceğinden (haftada 30 saatini alacak olsa da) eminiz. Ek olara, onunla Iverson arasındaki fiziksel ve üslup benzerlikleri çarpıcı- Kilo ve boy orantısı ile birlikte sahada gösterdikleri basketbol aklı da birbirine uyuyor. Georgetown, Duke, Kentucky ve Indiana’nın yanında, Waters’ın Kansas, UConn ve Yale’den de teklifleri vardı. Çünkü Yale, New Havenlu bu çocuğun birçok şeyi başarabileceğini biliyordu. Tüm bunlara rağmen Waters’ın tecrübesi Newhallville’den bir çocuğun Georgetown gibi bir yere gelmesi için ne kadar zorlaması gerektiğini göstermekte.
Altıncı sınıfa geldiğinde şehrin suç oranından dolayı ailesi onu devlet okulundan alıp, özel okula yazdırdı. Greens Farms Akedemi, Fairfield’de yer alan ve Waters’a 45 dakikalık tren yolculuğu uzaklığındaydı. Ed Waters: ”11 yaşındaydı ve sabah altıda trenine biniyordu.” “Yabancılarla ıssız tünel koridorlarında yalnız kalıp saldırıya uğrayabileceği düşüncesi kalbimi korkutuyordu. Bu yüzden trenin içine kadar ona eşlik ederdim.”
Ed Waters, bir HVAC (klima şirketi) çalışanı. Vanessa Waters yaşlılarla özel olarak ilgilenen bir hemşire ve kocası gibi üniversiteye hiç gitmedi. Green Farms Akedemi’nin birçoğu okul tarafından karşılansa da 33.000 dolarlık masrafını karşılayacak güçleri yoktu. Bununla birlikte çocuklarının gözlerinin önünde çetelerle dolu bir ortamda büyümesine de seyirci kalamazlardı.
Basketbol antrenörünün teşvikiyle 33.000$ ederinde yıllık eğitimin çoğunu kapsayan okul olsa bile gerçekten Green Farms Akademisi’ni göze alamadılar. Aynı zamanda Waters, oğlunu bir çeteye katılmak için önceden baskı altında bulunduğu bir ortamdan kurtarma şansını kaçıracak durumda değildi.
Greens Farms kampüsü, tuz bataklığı, ormanlık alan ve Long Island Sesi ile çevrili Vanderbilt’te yer almakta. Connecticut’taki en iyi bağımsız okul olan akademideki öğretmenler, Tremont‘un, New Haven onur öğrencisi olmasına rağmen, yeterince öğrenmediğini hemen fark ettiler. Altıncı sınıfta tekrar etmesine izin verdiler ve onu öğretmenlerle özel derslere soktular. Sınıf arkadaşlarından çok azı siyahiydi ancak genç Waters uyum sorunu çekmedi ve beklentilerini diğer takım arkadaşlarıyla aynı hizaya getirdi.
Waters: “Parkeye adım attığım günden beri okulda sıkı çalışmazsam hiçbir zaman hedeflerimi gerçekleştiremeyeceğimin farkındaydım.’’
Ed Water: ‘’İlk senesinden sonra tüm derslerinden A almayı başardı. 2000’den beri 100’den fazla mezun, NCAA seviyesinde oynamaya devam ettiğinden, Greens Farms’de kalmak iyi olurdu; Geçtiğimiz 10 yıl içinde, yatılı okul 60 öğrenciyi Lig 1 programlarına, sekiz oyuncu da Boston Celtics All-Starı Isaiah Thomas da dahil olmak üzere NBA’ye gönderdiler’’
Adamlarin sporculari ya universite mezunu yada universite terk / bizim sporcularimiz ise ya ilkokul mezunu yada ilkokul terk!!