Spor Toto Basketbol Ligi’nin 21. haftasında Türkiye’nin iki köklü kulübü Galatasaray ve Fenerbahçe, Abdi İpekçi Spor Salonu’nda kozlarını paylaştı. Büyük çekişmeye sahne olan mücadelede gülen taraf, 15 sayıya kadar çıkan üstünlüğünü son çeyrekte kaybeden Galatasaray’ı 79-75 yenen Fenerbahçe oldu.
Galatasaray Odeabank’ın ilk beşi: Sinan Güler-Göksenin Köksal-Vladimir Micov-Austin Daye-Tibor Pleiß
Fenerbahçe’nin ilk beşi: Bobby Dixon-Bogdan Bogdanovic-Nikola Kalinic-Luigi Datome-Ahmet Düverioğlu
Karşılaşmanın başında forvetten çembere gitmeyi tercih eden Fenerbahçe, Bogdanovic’in yönlendirdiği ikili oyunlara yapılan tuzaklı savunmaya rağmen penetrelerden vazgeçmedi. Tibor Pleiß’ın boyalı alanda Ahmet Düverioğlu’na yaptığı etkili savunma ve Sinan Güler’ın top yönlendiriciliği, forvet pozisyonlarındaki fizik avantajını kullanan Galatasaray’ı beşinci dakikada 10-8 öne geçirdi. Takip eden bölümde top kayıplarına dur diyemeyen Fenerbahçe, üç bölgeye ayırdığı savunmasını Galatasaray penetrelerine ve ikili oyun aksiyonlarına karşı koordineli bir hale büründüremedi. Ev sahibi ekip de zayıf taraf yardımlarına doğru zamanda giderek rakibinin hücumunu kısıtladı. Oyunu ilk 10 dakika itibariyle kendi istediği şekle büründüren Galatasaray, ilk çeyreği 19-15 önde geçti.
Kenardan gelen Errick McCollum’un bire birleri ile ikinci çeyreğe başlayan Sarı Kırmızılılar’a karşı Fenerbahçe’nin tercihi, Udoh’u alçak postta topla buluşturmak şeklindeydi. Düşük tempoda set hücumlarını istediği gibi kurgulayabilen Galatasaray farkı dokuza kadar çıkardı (30-21). Melih Mahmutoğlu’nun ekstra sayılarıyla farkı bir nebze indiren ve hücum ribaundlarındaki etkinliğiyle oyuna tutunan Fenerbahçe, özellikle topa baskıda yetersiz kalınca skor avantajını yakalayamadı. Micov’u üç numaraya çekerek rakibinin pota altındaki etkinliğini sınırlandıran Galatasaray, Fenerbahçe kısalarını bire birde yaratmaya zorladı. Art arda top kayıpları yapan Fenerbahçe, 20. dakikaya 39-28 geride girdi. Devre arasına da 41-28‘lik skorla girildi.
Bobby Dixon’ın sayılarıyla ikinci yarıya başlayan Fenerbahçe, savunmada iletişim sorunları yaşayınca Göksenin-Micov ikilisinden gelen sayılar farkı 15’e çıkardı (50-35). Bogdanovic ve bir nebze Udoh dışındaki hiçbir Fenerbahçe parçasından beklenen katkılar gelmedi. Dış oyuncularının topa yaptığı baskının konuk ekibi devreden çıkarmasından yararlanan Galatasaray da rüzgarı arkasında tutarak üstünlüğünü korudu. Orta bölümde Dixon’ın devreye giremeyen kimi parçaları beslemesi, James Nunnally’nin bireyselliği ve artan şut yüzdesiyle farkı indiren Fenerbahçe, 30. dakika geldiğinde rakibine en fazla altı sayı (54-48) yaklaşabilmişti. Son on dakikaya da Galatasaray’ın 56-50‘lik üstünlüğüyle girildi.
Üçüncü çeyreğin ikinci yarısında savunmasını oturtan Sarı Lacivertliler, bu durumu karar çeyreğinin başına da taşıdı. McCollum’u ana skor opsiyonu olarak kullanan Galatasaray’ı çift pivotlu ve çift guard’lı beşiyle baskı altına alan konuk ekip, 32. dakika biterken sadece bir sayı gerideydi (56-55). Daha sonra bir sayılık üstünlüğü da yakalayan Fenerbahçe’nin top kayıplarını ve faul hakkını erken doldurmasını fırsat bilen Galatasaray, skor avantajını yeniden aldı. Klasik beşi ve klasik oyununu yakalayan ve rüzgarı da arkasına alan Fenerbahçe, hücum ribaundlarından da çıkardığı pozisyonlarla son bir buçuk dakikaya 71-67 önde girdi. Son bölümde daha sakin kalan Fenerbahçe, maçı 79-75 kazandı.
Bireysel İstatistikler
