Seriye şöyle son bir kez bakarsak, temsilcimiz kupa öncesi en büyük sınavını bu seride verecek. Finalde gelmesi muhtemel olan Strasbourg’da Trento’da bu iki takıma göre en az bir seviyede aşağıda kalıyor. Galatasaray’da taraftarda, teknik kadroda bunun oldukça farkında.. Bu gece Abdi İpekçi’de oldukça ateşli bir destek göreceğimizden eminim ancak iş sadece motivasyonla bitmiyor.
Galatasaray’ın daha önce karşılaştığı Pınar Karşıyaka’da Bayern Münih’de iyi basketbol sistemleri olan ancak kadronun durumu gereği bunu sahada pek uygulamayan takımlardı. Bu sefer basketbol sistemini sonuna kadar sahada uygulayan bir takım olacak. Bu organizasyon karşında organize olunmadan verilecek her cevap geri tepecektir. Belki bugün taraftarının da etkisiyle temsilcimiz organize olmadan 3-4 sayı farkla kazanabilir ancak bu fark turu geçmek için yeterli olmayacaktır. Bundan dolayı Galatasaray’ın sezonun en organize oyununu oynaması gerekiyor. Gran Canaria kendi zaaflarını örtmek için rakibi kaosa iten bir takım. Galatasaray’ın kendi oyun yapısı içerisinde bundan mümkün olduğunca kaçması gerekiyor.
Seriyi belirleyecek üç ana noktaya gelirsek;
1- Stephane Lasme’nın sahada kalması
2- Galatasaray’ın dış alan savunması
3- Galatasaray’ın organize olup kendi oyununu rakibine dikte ettirmesi
Temsilcimiz eğer bunları başarırsa seride öne geçecektir. Aksi durumda evinde çok daha iyi oynayan Gran Canaria’nın burada alacağı 3-4 sayılık galibiyet tur için yeterli olmayacaktır.