Sinan Güler Sasu Salin
Gökselin Köksal vs D.J. Seeley
Blake Schilb Brad Newley
Vladimir Micov Xavi Rabaseda
Galatasaray’ın sezon başında hücumun merkezi olarak planlandığı 2-3 numarası zaman zaman form düşüklüğü yaşasa da beklenen katkıyı verdi. McCollum’un skorer yanını kullanan Galatasaray, Sinan ile Blake’i yaratıcı ve tempo belirleyici olarak kullanırken, Micov’u ise bitirici olarak kullanıyor. Gökselin Köksal’ı kenardan enerji getirmesi için kullanan sarı-kırmızılı ekip, zaman zaman Sinan ve Blake’in dalgalı performansı yüzünden hücumda sıkıntı yaşarken, savunmada ise daha büyük sıkıntılar yaşayabiliyor. Ön alanda zaman zaman yumuşak kalan bu dörtlü, özelikle 3 sayı savunmasında büyük sıkıntı yaşıyor.
Gran Canaria’nın en büyük silahının hızlı hücumlar olduğu kesin. Bunun beyni Kevin Pangos-Albert Oliver ise 2-3 numaralar da hızlı hücumların kalbi oluyor. D.J. Seeley’i bir kenara bir koyarsak diğer üçlü atletik, savunma bilgisi yüksek oyuncular. Reneses ile birlikte oyunu bir adım yukarıya taşıyan Salin, Kyle Kuric’in yokluğunda bu bölgeye liderlik yaparken, işin savunma yönünde de büyük önem arz ediyor. Rakibin ikili oyunlarını mümkün olduğunca yukarıda karşılayan Gran Canaria savunması kanat oyuncularının topa yaptığı baskıyla rakip hücumları bozguna uğratıyor. Gran Canaria, belki Eurocup’ın en çok top çalan takımı değil ancak bu savunma planı rakip hücumun kendi istediği hücum planını oynamasına mümkün olduğunca engel oluyor. Rakibi kaosa sürükleyen bu oyun hızlı hücumlar için de kaynak sağlıyor.
Eşleşmeye gelirsek genel yorumların aksine Galatasaray’ın Omic’ten çok burada sıkıntı yaşayacağını düşünüyorum. Galatasaray’ın 2-3 numaraları, Gran Canaria’ya göre daha yetenekli olduğu kesin ancak Gran Canaria’nın oynadığı bu basketbol da bu yetenek tek başına yetmeyebilir. Rakibin pas kanallarına yaptığı baskı karşısında karar verici noktalar olan Blake ve Sinan’in mümkün olduğunca doğru kararlar vermesi gerek. Sinan, Bayern karşısında kötü bir seriyi geride bıraktı. Belki o seride Sinan’ın hatalı kararlarını Bayern Münih değerlendiremedi ancak Gran Canaria, Bayern’e göre çok daha planlı bir takım. Aynı hataların yapılması durumunda Bayern’e göre daha cezalandırıcı olacaklardır. Temsilcimizin mümkün olduğunca pas kanallarına yapılan baskıya takılmamak için potaya penetre etmesi gerek. Galatasaray, Gran Canaria tempo takımı biz de o yüzden tempo yapmamalıyız mantığıyla sahaya çıkarsa özellikle hücumda işler sarpa sarabilir. Galatasaray, hücumları tempolu oynamayınca savunmada da düşüyor. O yüzden hücum setlerinin tempolu olması şart. İşin savunma kısmına gelirsek Gran Canaria oldukça şutör bir takım… Üç sayı savunmasında sıkıntı yaşayan temsilcimizin, burada daha dikkatli olması gerekiyor. Gerekirse Omic içeriyi domine etsin. Gran Canaria, bütün seri boyunca hücumda Omic’i kullanarak seriyi kazanamaz. O yüzden dış oyuncuların havaya girmesi mümkün olduğunca engellenmeli.
Bu yazıya kadar hem Karşıyaka hem de Bayern serisinde Galatasaray’ın en güçlü noktasının bu pozisyon olduğunu yazdım. Temsilcimiz birebir yetenek anlamında da bu seride de üstün ama yukarıda söylediğim bir şeyi tekrarlamak istiyorum. Gran Canaria, işin sertlik kısmını ve pas kanallarını baskı kısmını hem Karşıyaka hem de Bayern’e göre çok daha iyi yapıyor. Çok daha planlı bir takım. Burada yapılacak hatalar seriyi rakip tarafa kaydırabilir.
Kazanan: Galatasaray Odeabank