İstanbul Genç Erkekler Ligi’nden 19-24 Mayıs tarihleri arasında Tekirdağ’da düzenlenecek olan Genç Erkekler Türkiye Şampiyonası’na katılacak son takım Ataşehir Yıldızları oldu.
Kazanan ekibin şampiyonaya katılım hakkı elde edeceği mücadele, Caferağa Spor Salonu’nda Ataşehir Yıldızları ile Galatasaray arasında oynandı. Ataşehir Yıldızları, başından sonuna değin üstün götürdüğü karşılaşmadan son bölümdeki hatalarına ve panik durumuna rağmen 87-81 galip ayrılmayı başardı ve Mayıs ayının sonunda Tekirdağ’da olmaya hak kazandı.
Güven Öner yönetiminde oldukça başarılı bir grafik çizen ve oynadıkları ‘takım’ odaklı basketbol sayesinde altyapı basketbolunu takip eden taraflı tarafsız herkesin takdirini ve beğenisini kazanan Ataşehir Yıldızları’nın Türkiye Şampiyonası’nda sergileyeceği performans şimdiden merak konusu oldu.
Altyapı organizasyonlarının temel mantığı olması gereken ancak ülkemizde sadece birkaç takım tarafından uygulanan, skor ve sonuç odaklı basketboldan uzak, oyuncu gelişimine önem veren bir basketbol felsefesinin sonuç kısmında da başarılı konuma evirilmesi şüphesiz ki basketbola gerçek değeri veren herkesi mutlu etmiştir.
Türkiye Şampiyonası’nda da bu satırlarda yeniden görüşmek dileğiyle!
Aynı zamanda bugün İstanbul basketbolu için yeni bir dönem başlamıştır. Atlanmaması gereken detay GS, İBB, Daçka, DSİ, İTÜ hibi yılların üst düzey basketbol kulüplerini geride bırakan Ataşehir Yıldızlarına şapka çıkartmalıyız. Anadolu yakasında bundan sonra iddialı bir kulüp geliyor, alt yapılar için bulunmaz bir fırsat oldu bu kulüp. Burak Sezgin ve koç Güven Önerİ ve tüm sporcularını canı gönülden kutlarım, başarılar Ataşehir…
Ataşehir Yıldızları Kulübü’ nü yürekten kutluyorum. Başarının devamını ve kalıcı olmasını diliyorum. Emeği geçen yönetici, antrenör, sporcu ve diğer görevlileri de kutluyorum. Bu tür başarılar, Altyapı Basketbol Kulübü denince yalnızca büyük kulüplerin akla geldiği bir emek ortamında basketbol kamuoyuna önemli dersler veriyor, bir dönem Seri A da büyük kulüplerle mücadele eden takımları olan bir yönetici olarak bu başarıya seviniyorum. Bizim gibi kulüplerin işi büyük kulüplerden daha zor, büyük kulüplere çok sayıda sporcu başvuruyor, nitelikle, yetişmiş oyuncular veya gelişmeye açık sporcu adayları kendiliğinden gidiyorlar. Bizler ise basketbol okullarımızdan yetiştirdiğimiz, yıllarca emek verdiğimiz gençlerimizle bu başarılara ulaşıyoruz. Bu çok daha zor ve değerli. Genel olarak Basketbol Altyapı Kulüplerimizin sorunlarının çözümüne destek olunur ve yolları açılırsa, baskeboldan gelen eski sporcu/antrenör gibi arkadaşların kurdukları kulüpler bu tarz başarıları elde ederler ve genel olarak Basketbol Altyapımızın başarısı, çizgibi, standartları yükselir. Basketbolumuz ülke geneline daha kolay yayılır. Bizim gibi kulüplerin en büyük başarısı, basketbol gönüllüsü, işini iyi yapan bir kurucu ve üç beş çalışkan antrenör ile bu başarılara ulaşabiliyor olmamızdır. Büyük kulüplere göre çok küçük bütçelerle, veli aidatlarıyla sürdürülen bu hizmet ile milli oyuncular, derece alan takımlar yetiştirilmesi çok büyük başarıdır. Maddi olarak çok net olarak şu şekilde de ifade edebiliriz ; Bütçesini Basketbol Okulu aidatları oluşturan bir kulüp, 150 milyon USD bütçeli Galatasaray Kulübü’ nü yenmiştir. Başarının büyüklüğü buradadır. Bu başarıyı başta TBF olmak üzere basketbolun bütün kurumları görmeli, ödüllendirmelidir. Tebrikler Burak Sezgin’ e, Koç Güven Öner’ e, oyunculara emek veren diğer genç koçlara ve oyunculara. Yolunuz açık olsun. Derya Erçevik – Unibasket SK Kurucu ve Bşk.