NBA’de normal sezonun bitmesiyle beraber Playoff heyecanı içimizi ısıtmaya başladı. Bu yazıda ilk tur playoff eşleşmelerine kısaca değinmekle beraber, takımların sezonlarını ve bir bütün olarak playoff’ta yapabileceklerini kısaca ve kendimce değerlendirmeye çalışacağım.
Önce ligin genel bir değerlendirmesini yaparsak, Batı Konferansı sezon başlamadan önce beklendiği gibi gayet Vahşi Vahşi bir Batı mücadelesi sundu taraftarlara. Aslında bir açıdan bakınca Batı’da Durant’ın (55), Westbrook’un (16) ve Ibaka’nın (18) sakatlıklar sebebiyle kaçırdıkları maçları telâfi edemeyen Thunder haricinde Playoff’a kalan takımlar geçen sezona göre değişmedi, ancak güç dengelerinde ve sıralamada kayda değer farklılıklar var.
Doğu konferansı ise hayal kırıklıkları ile dolu çok başka bir hikâyeydi tüm sezon boyunca.. Geçen sezonun konferans finalistleri Miami Heat ve Indiana Pacers Playofflara bile kalamadı. Sakatlıkların da büyük bir etkisi olduğu muhakkak ancak Playofflara kalamamak, Thunder örneğinde olduğu kadar büyük bir bahane sunmuyor bu takımlara. Sadece bu iki takım için de değil sözüm, Boston Celtics’in 39-43’lük derecesiyle yedinci sıradan playoffa kalabildiği bir konferansta playoff hedefiyle yola çıkıp ilk sekiz dışında kalan takımların düşünecek çok şeyleri olmalı! Aslında Doğu’da ilk beşte yer alan takımların da –Atlanta dışında (CLE, CHI, TOR, WAS)– kendi potansiyelleri ve hedefleri doğrultusunda bu sezon kendilerinden çok memnun olduklarını söylemek güç olacaktır.
Batı’da hedefi ciddi ciddi şampiyonluk olan -ve şampiyon olsa şaşırmayacağınız- takımlardan (GSW, SAS, LAC, HOU, MEM) en azından bir tanesi ilk turdan ötesini bile göremeyecekken, Doğu’da bu saydığım takımların oyun seviyesine çıkabilen tek bir takımın bile konferans şampiyonu olabileceğini bilmek oldukça düşündürücü!
Öte yandan gerek rekabetin çok sert olduğu Batı’da gerekse çıtanın çok düştüğü Doğu’da takımlar ihtiyaçtan veya fırsattan istifade etmek amacı ile kadrolarını sürekli olarak güçlendirme ihtiyacı hissettiler. Pek çok önemli oyuncunun takım değiştirdiği bitmek bilmeyen takaslar silsilesi de bu sezonun önemli satırbaşları arasındaydı.
Sakatlıklar da hiç şüphesiz ligin kaderini her iki konferansta da etkiledi. Sadece Oklahoma’da Durant ve Ibaka tam sağlıklı olsalardı ne olurdu diye düşünmeniz bile yeterli olur sanırım.
Sezonun geneline son bir not, senelerce büyük bir fenomen olarak beklenen 2014 draft sınıfının ilk sezonda beklentilerin oldukça altında kalmasıydı. Tabii lottery pick seçimi bazı oyuncuların sakatlıklar sebebiyle hiç olmadığını veya sezonu erken kapattığını da vurgulamak gerekir.
Gelelim eşleşmelere: