İlk çeyreğin başında çizgiye gelen Jonah Radebaugh üçte sıfır attı. Cluj ilk çeyreği 7 top kaybıyla bitirdi ve top kayıplarının birçoğu oldukça basitti. Kapalı gişe BT Arena ortamı da eklenince maçın gerginlik seviyesini hissetmek çok kolaydı. Ve Cluj evindeki taraftar desteğinin ilk kez altında ezildi.
Şu an Süper Lig’de şampiyonluğa yürüyen Trabzonspor’un kötü zamanlarında çok görürdük; tribünün tutkulu desteği takıma destek değil köstek olurdu. Romanya şampiyonu Cluj bu sezon ilk kez, en kritik maçta bunu yaşadı.
#BasketballCL‘de Final Four’un son takımı bu akşam belli oluyor. Cluj’da her şey hazır! (via @BasketballCL)pic.twitter.com/3EZGFPlr5F
— TrendBasket (@TrendBasket) April 19, 2022
Serinin ikinci maçında işin savunma kısmını çözen Ludwigsburg yine içeride sağlam başladı. Patrick Richard’ı ilk beş başlatmayan Cluj ise hücumdaki basit hatalarını savunmaya yansıtmadı. Tam bir eleme maçıydı kısaca.
Maçın kilidini açan isim ikinci çeyrekteki kritik üçlükleriyle Jordan Hulls’du. Hulls devreyi 13 sayıyla bitirdi. Top kaybetmeye devam eden Cluj zaten vites artırmış Ludwigsburg savunmasına karşı 20 dakikada 23 sayı atabildi. Alman ekibinin ikili oyunların çıkışında tepeyi mutlaka iki kişiyle kapatma taktiği Brown, Richard ve Stewart’a karşı işe yaramaya başlıyordu. Ve bu durum sürecekti.
.@JordanHulls1 ilk devredeki 13 sayısıyla @MHP_RIESEN‘i seri finalinde taşıyor! 🔥🔥 (via @BasketballCL) pic.twitter.com/2Ae2UgiP3x
— TrendBasket (@TrendBasket) April 19, 2022
Dört olay, tek devre
Ludwigsburg’un üçlükleri hariç hiçbir şutun girmediği ortamda üç yıldızından da katkı alamayan Cluj sürprizi Dustin Hogue’u beş numaraya çekerek yaptı. Hogue aranan agresifliği sahaya getirmekle kalmadı; eline koluna dikkat etmeyen Stipanovic’i iyi yedekledi ve ev sahibinin garanti sayı kaynağı oldu.
Artık Justin Simon gibi oyuncuları iyiden iyiye adım vererek savunan Cluj’u o şutları doğru anda sokarak cezalandırarak üçüncü çeyreği geçirdi Ludwigsburg. Fark böylece üçüncü çeyrekte 19’a kadar (31-50) çıktı. Tabii ki Cluj’un mücadelesi burada bitmeyecekti.
Hogue’un ayakta kalıp devasa oyunlar yapmasıyla birlikte farkı indiren ev sahibi, rakibini tedirgin etmeye başlamıştı. Tam da bu noktada Cluj’un maç sonu oynamada ilk kez başarılı olamadığını gördük.
- Patrick Richard’ın önünde boş turnike varken yay gerisine pas atması
- Brandon Brown’un önünde boş üçlük varken ekstra pası düşünüp topu kaybetmesi
- Bircevic’in topu kendi potasından çıkaran Ludwigsburglu oyuncuya baskı yaparken çizgiye basması ve buradan doğan teknik faul
- Stipanovic’in tartışmalı gördüğü bir hakem kararına oyunda değilken, sahaya girerek itiraz etmesi ve buradan doğan teknik faul
Açıkçası bu dört olayı aynı maçta, aynı devrede gördüğüme inanamıyorum. Buna 25 top kaybını, 26’da 14 serbest atış isabetini de ekleyince baştaki cümleme geri dönüyorum. Avrupa’da sezonun en güzel hikayesi, kendi taraftarının coşkusunun altında ezilerek sona erdi.