Yeni sezonda yardımcı antrenör pozisyonunda Bahçeşehir Koleji‘nde görev yapacak olan Ender Arslan, takım lansmanının ardından TrendBasket ekibinden Başak Muzik’in sorularını yanıtladı.
Ender Arslan: “Genç oyuncular her zaman yurt dışını tercih etmeli”
-İlk olarak sizi kariyerinizin son maçına götürelim. Sizin için hazırlanan videoyu görünce duygusal bir an yaşadınız. Şimdi dönüp geriye baktığınızda kariyerinizdeki en unutamadığınız an hangisi?
Ender Arslan: “Birçok an var tabii. Öncellikle o son an çok özeldi benim için. O yüzden Bursaspor kulübüne tekrar teşekkür etmek istiyorum. En önemli an, dünya ikinciliği yaşadığımız 2010 Dünya Şampiyonası’ndaki Sırbistan’ı son saniye basketiyle yendiğimiz maçı söyleyebilirim.”
-Gerek milli takımda gerekse Anadolu Efes yıllarınızda aynı pozisyonda yer almanıza rağmen Kerem Tunçeri’nin sizi bir kardeş gibi desteklemesinden ve yardımcı olmasından bahsetmiştiniz. Öte yandan Kaya Peker ile de 10 yıl gibi bir süre beraber oynadınız. Kariyerinize böyle isimlerin dokunması size neler kattı?
“Çok şey kattı. Kariyerimin başında böyle büyük isimlerle, Milli takım oyuncularıyla birlikte antrenman, maç yapmak hem bireysel olarak gelişmeme hem de kariyerimi daha iyi yönlendirmeme katkı sağladı.”
-Günümüzde daha çok kısa oyuncuların, oyun kurucuların antrenörlüğe soyunduğunu görüyoruz, Jasikevicius gibi. Bunun sebebi ne sizce?
“Bir sebebi olduğunu düşünmüyorum. Uzun ya da kısa çok fark ettiğini düşünmüyorum. Uzun bir basketbolcu olup da başarılı olan koçlar vardır. Çok bir farkı olduğunu düşünmüyorum. Bu ne kadar basketbolu düşündüğünüzle ilgili.”
-Verdiğiniz bir röportajda en beğendiğiniz Türk oyun kuruculardan biri olarak Kartal Özmızrak’ı söylemiştiniz. Buraya transferinde payınız oldu mu?
“Olmadı açıkçası ben Kartal’dan daha sonra geldim buraya (Gülüyor). Kartal çok beğendiğim bir oyuncu. Koçluk kariyerimin ilk yılında onunla çalışma fırsatı elde etmek benim için de güzel oldu. Beğendiğim bir oyuncu, gelişime de açık. Belki biraz katkım olabilir.”
-2007 yılında 24 yaşınızdayken Olimpija ardından TAU ve sonrasında Yunanistan’a giderek bir senede üç takım değiştirmiş, başarılı bir sezon geçirmiştiniz. Günümüzde genç Türk oyuncular kariyerlerinde risk almak açısından daha geri planda kaldığını gözlemliyoruz. Bir koç olarak genç Türk oyuncuların gelişimi adına onlarla iletişiminiz nasıl olacak?
“Basketbol sahası içerisinde tabii ki temel bilgilerle ilgili bir çalışmamız olabilir. Saha dışında her zaman yaşadığım tecrübelere dayanarak işlerine yarayacak bilgiler, fikirler vermeye çalışacağım. Ama sonuçta herkesin kendi hayatı, kendi hayatları hakkında doğru düşünüp karar vermeleri lazım. Ben genç oyuncuların her zaman yurt dışını tercih etmeleri gerektiğini söylüyorum. Hala da bu lafımın arkasındayım.”
– Kariyerinizde çok önemli koçlarla çalıştınız. Kendi oyun felsefenize en yatkın koç kimdi ve hangi özelliğin sizde olmasını isterdiniz?
“Çalıştığım koçların hepsinden bir şey alma gayretindeydim çünkü çok farklı özelliklere sahip antrenörlerle çalıştım. Kendime en yakın hissettiğim koç Ergin Ataman. Onun yönettiği takımlarda açıkçası ben de çok iyi performans sergiledim. Onun, özellikle kritik anlarda, sakin kalmasını kendime uyarlamaya çalışacağım.”
-Türk takımlarıyla Avrupa arenasında oyuncu olarak önemli başarılara imza attınız. EuroLeague‘de en fazla maça çıkan Türk oyuncusunuz. Böylesine yüksek Avrupa deneyimine sahip olmanız şüphesiz en büyük avantajınız. Bahçeşehir’in hedeflerine katkısı olacağı kesin. Sizin beklentileriniz neler?
“Bahçeşehir’i tercih etmemdeki en önemli sebep organizasyonun başarı için her şeyi yapıyor olmaları. Ben de bu kulübün uzun yıllar Türk basketbolu için çok iyi işler yapacağına inanıyorum. Bir kültür oluşturmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu potansiyeli gördüğüm için burayı tercih ettim.”
-Şimdi yardımcı antrenörlüğe başlıyorsunuz ve önünüzde önemli bir kariyer olacaktır diye düşünüyorum. Uzun ve kısa vadede hedefleriniz neler?
“Kısa vadedeki hedefim, bulunduğum Bahçeşehir kulübünün başarılı sezonlar geçirmesine ve koçumuz Erhan Ernak’a sonuna kadar yardımcı olmaya çalışmak. Uzun vadede hedefim tabii ki başantrenörlük. Bu Bahçeşehir kulübünde olursa benim için de iyi olur çünkü bildiğim bir ortam olacak. İnşallah uzun yıllar önce burada Erhan Hoca ile başarılı sezonlar geçirdikten sonra uzun vadede başantrenörlük yapmak istiyorum.”