THY Euroleague’de heyecan 6.hafta karşılaşmalarıyla devam ediyor. Bu hafta ile birlikte Top 16 öncesindeki yolun yarısını aşmış olacağız. Türk temsilcilerimizin de gruptaki durumları yavaş yavaş şekillenirken bu hafta üç önemli karşılaşma oynayacağız.
Unics Kazan-Anadolu Efes / Perşembe TSİ 17.30 / Digiturk
Geçtiğimiz hafta Real Madrid’in namağlup unvanına son vererek haftanın en büyük sürprizlerinden birine imza atan temsilcimiz, bu hafta Kazan deplasmanında boy gösterecek. Şimdiye kadar ne yatırımın ne de elindeki kadronun hakkını veremeyen Rus ekibi 5 maç sonunda sadece 1 galibiyette kaldı. Kadrosuna Langford ve Jerrells gibi inanılmaz yetenekli ancak ‘saatli bomba’ kıvamında isimler katan Kazan, şimdiye kadar takımdaki düzeni oturtmayı bir türlü başaramadı. Panathinaikos’tan da hatırlayacağımız koç Pedoulakis’in koltuğu ise sallantıda. Gruptan rahat çıkması beklenen takımlardan biri olan Unics Kazan, özellikle geçtiğimiz hafta iç sahada aldığı Nizhny yenilgisiyle işleri iyice zora soktu. Temsilcimizde ise Krstic’în sakatlığından sonra işlerin kötü gitmesi beklenirken takım sahaya önemli bir karakter koydu. Yıldız oyuncunun sakatlık süresinin hemen hemen yarısı geride kaldı ve Anadolu Efes bu süre zarfında ‘kötü maç’ oynamadı. Cedi Osman’ın yıldızlaştığı Real galibiyeti ile hedefler grup adına liderliğe çevrildi. Karşılaşma öncesi en önemli notlardan biri aslında bize de rakip adına dikkat etmemiz gereken oyuncuyu işaret ediyor:
-Keith Langford son 20 Euroleague karşılaşmasının hepsinde çift haneye ulaşmayı başardı!
Belki takımının en çok top kullanan ismi olması bu istatistikte büyük etken ama, yarın da Rusların en önemli silahı olcağı kesin. Bizde ise Real Madrid potasına 4’te 4 üçlükle 16 sayı gönderen Cedi, sezonun en büyük gurur kaynağı belki de. Yarın da gözlerimiz onun üstünde olacak.
EA7 Milano – Fenerbahçe Ülker / Perşembe TSİ 22.00 / Digiturk
Geçtiğimiz hafta Bayern Münih deplasmanında kusursuza yakın bir hücum performansı gösteren, haftaya ise Galatasaray LH önünde derbi galibiyetiyle başlayan Fenerbahçe Ülker’de moraller yerinde. İki aydır gelişme kaydedememekle eleştirilen takım yavaş yavaş toparlanma sürecine geçti ve galibiyetler arka arkaya geldi. Goudelock’un Euroleague tarihine geçen performansı ve Bogdanovic’in bu yaz Dünya Şampiyonası’nda gösterdiği seviyeye yaklaşması Fenerbahçe’nin elini güçlendiriyor. Rakip Milano’da ise topu elinde tutan Jerrells ve Langford döneminin bitmesinin ardından Daniel Hackett ve etrafındaki ‘role player’lar üzerine şekillenen bir hücum düzeni kuruluyor. Onlar da istedikleri oyun seviyesinden çok uzaktalar. C Grubu’nda Panathinaikos, Fenerbahçe, Münih ve Milano dörtlüsünden biri yola devam edemeyecek. Tehlike çanları şimdilik tek galibiyeti bulunan Bayern Münih ile iki galibiyetli Milano için çalmakta. Grupta dördüncü sırada bulunan İtalyanların artık iç sahada maç kaybetme lüksü yok. Bu galibiyete çok ihtiyaçları var ancak karşılarında çok formda bir Fenerbahçe Ülker olacak. Milano’da -benim bizzat çok beğendiğim- önemli rol oyuncuları var, görevlerin doğru paylaşılması durumunda Gentile, Moss, Melli ve Shawn James gibi oyuncuları barındıran bir kadro yanında Kleiza ve Hackett’la önemli noktalara gelebilir.
Yarın en ön plandaki isimler geçtiğimiz yıl FBÜ formasıyla beklentilerin çok altında kalan Kleiza ve geçtiğimiz haftanın MVP’si Andrew Goudelock üzerinde olacak.
Galatasaray Liv Hospital – Kızılyıldız / Cuma 20.00 / NTVSpor
Grupta şimdiye kadar deplasmanda maç kazanamamasına karşın evinde fire vermeyen Cimbom, grubun sürpriz ekibi Kızılyıldız’ı ağırlıyor. Evinde gösterdiği inanılmaz performans ve geçtiğimiz hafta Laboral deplasmanında aldığı galibiyetle grupta 2.sıraya oturan Kızılyıldız, şu ana kadar adeta Marjanovic ve Marcus Williams’ın sırtında gidiyor. Genç ve potansiyelli isimleri, Avrupa’nın kötü çocuklarından, sokak basketbolunu andıran tarzıyla Marcus Williams ve fizik olarak Avrupa Basketbolu’nun en önemli isimlerinden olan Boban Marjanovic’in etrafına toplayan Sırplar, gruptan çıkmak adına büyük avantaj yakaladılar. Kariyerinin başından bu yana hep büyük beklenti duyduğumuz Marjanovic, ilk defa bu sezon itibarıyla beklentileri karşılıyor. Onun önderliğinde Top 16 görüp Valencia-Laboral ikilisinden birini ilk turdan Avrupa Kupaları’nın dışında bırakabilirler.
Galatasaray cephesinde ise işler iyi gitmiyor. Pocius’un sakatlığı, Jawai ve Vougioukas’ın beklentilerin altında kalması, bütün yükün Furkan’a binmesi, Arroyo’nun bir türlü hava yakalayamaması, Olympiakos deplasmanındaki hezimet ve Pazartesi akşamı alınan derbi mağlubiyeti. Bütün bunların yanı sıra takıma çok çabuk alışan ve sezona harika giren Micov’un eli kırıldı, yıldız oyuncu sahalardan 1.5 ay uzak kalacak. Galatasaray adına bu sezon en olumlu şey Sinan Güler’in hücum repertuarındaki gelişim ve adeta takımın yıldız isimlerinden biri haline gelmesi. Erceg ve Furkan da sezona iyi girdiler. Zaten Furkan bu kadar iyi oynamasa, Jawai ve Vougioukas’ın 0 katkı verdiği noktada, işler çok daha kötü olabilirdi. Yine de Sarı-Kırmızılılar iç sahada bu sezon maç kaybetmediler. En büyük kozlarından birisi Avrupa karşılaşmalarında salonu dolduran seyirci. Kızılyıldız kolay pes etmeyecektir ama Cimbom evinde tecrübe ve seyirci avantajını fazlasıyla hissettirerek kazanmaya yakın.