Yazı: Matt Bonner, The Players’ Tribune
Çeviri: Berkay Börk, TrendBasket
İlk olarak söylemek istediğim; Kawhi’nin açıkça benden bunu yazmamı istemeyeceğidir. Egosu hiç yok, cidden hiç yok. Oldukça emin olarak şunu diyebilirim: Bu senenin MVP ödülü hakkında herhangi birinin söylediklerine kulak asma olasılığı yüzde sıfırdır!
Şansıma, bu, onun adına destek olabileceğim her şeyi buraya yazabilirim anlamına geliyor ve bunu Kawhi fark edecek diye endişelenmeden yazabilirim.
Eğer sizler için uygunsa…
Sandviçler hakkında konuşmak istiyorum.
Mevzu bahis sandviç ise ekmek çok önemlidir.
İşte bu yüzden Kawhi Leonard MVP’dir.
Teşekkür ederim.
Son.
Pekala, üzgünüm-Bana aslında bu teorinin kafamda, diğer insanlara açıklamaya nazaran çok daha anlamlı geldiği söylendi.
Açıklayayım.
MVP yarışı bir sandviç gibidir.
(Bekleyin, benimle kalın)
New England’da büyüdüğümde rozbifi örnek olarak ele alalım. Rozbif sandviç yaparken tüm gurme garnitürlere sahipsinizdir. Evde kızartılmış bifteğiniz, ince dilimlenmiş ve az pişmiştir… Ki, ağzınızda kolayca çiğnenebilsin. Üstün kalite peyniriniz, az sayıda olarak Vermont’taki organik tarlada üretilmiştir. Doğranmış marulunuz ve dalından taptaze domatesiniz, yerel çiftçi pazarından elinizle seçilmiştir. Salatalık turşunuz büyük ihtimalle Brooklyn’deki bir hipsterın dükkanındandır, sorun değil. Hatta Hellman mayoneziniz bile hazırdır çünkü bu klasiğin yerini alacak başka bir seçenek yoktur.
Bunu okurken sanırım acıktınız, hatta kendi sandviçinizi yapmayı düşünüyor olabilirsiniz. Bu akıllıca. Kafanız doğru yerde. Bu malzemelere kulağa çok hoş geliyor. Garnitürler çok önemli ve onlar olmadan yapabileceğiniz en iyi sandviçi elde edemezsiniz.
Ancak bunlar tüm sandviçinizi oluşturmuyor.
I