Tunçeri: “Çok eski arkadaşların bir araya gelip de yönettiği başka bir federasyon bilmiyorum”

A Milli Erkek Basketbol Takımı’nın Rexona ile sponsorluğu üzerine Türk basketbolunun efsanevi isimleri bir araya geldi.

Gençliklerinde ay yıldızlı formayla sayısız başarıya imza atan, şimdilerdeyse federasyonun kalbi haline gelen  Hidayet Türkoğlu, Haluk Yıldırım, Hüseyin Beşok, Ömer Onan, Kerem Tunçeri ve Ufuk Sarıca gibi isimler halen Türk basketboluna hizmet etmeye devam ediyor. Sponsorluk sayesinde bir araya gelip Sabah’a röportajda bulunan bu isimler, açıklamalarında geçmişe de ışık tuttular. İşte o röportajdan satır başlıkları:

“Şimdiki oyunculara bakıp, kendi dönemlerinizi ‘Ahhh’ çekerek hatırladığınız oluyor mu?”
Hidayet Türkoğlu: “Bizim dönemimizde şartlar çok daha zordu. Belirli bir noktaya gelebilmek için sayısız mücadeleler verdik, okulumuzdan fedakârlık ettik. Okul mu, basketbol mu? diye yol ayrımına geldik ve sonuç olarak basketbolu tercih etmek zorunda kaldık. NBA’e giderken bile maddi anlamda fedakarlıklar yaptık. Biz bu zorlukları yaşadık, şimdiki jenerasoyununsa imkanları daha farklı.

“Birbirini bu kadar küçük yaştan beri tanıyan sporcularısınız. Bugünleri hayal eder miydiniz?”
Ömer Onan: “Hidayet’le 15 yaşımızdayken, Efes Pilsen’in altyapısındaydık. İkimiz de öyle çok zengin ailelerden gelmiyorduk. Hayallerimiz vardı, yeteneğimiz vardı ve mücadele ediyorduk. O zamandan beri birlikteyiz. Bu ekip içinde aynı takımda oynayanlar, karşılıklı oynayanlar var… Milli takım kamplarında güzel anlar yaşadık. Birlikteydik, gülerdik, eğlenirdik. 15 yaşındayken tek hayalimiz oynadığımız takımın A takımına çıkmaktı. Oralara geldikten sonra, hepimiz belli bir seviyeye ulaştık. 30’lara geldiğimizde, Hidayet’le bir milli takım kampında ‘Federasyonu alsak neler değiştirebiliriz, bu çocukların daha iyi yetişmesi için neler yapabiliriz?’ diye düşünmeye başladık. 15 yaşındayken federasyon en son hayaldi. İdman bitip de yarım ekmek kavurma yerken, en büyük hayalimiz A milli takıma gidebilecek miyizdi…”

Kerem Tunçeri: “Çok eski arkadaşların bir araya gelip, bir yeri yönettiği federasyon dünyada bilmiyorum. Biz zamanında hepimiz aynı takımda oynama imkanı bulduk. Şimdi geldiğimiz nokta da bizi mutlu ediyor. 2001 Milli Takımı’nda biraradaydık, şimdi yönetici olmak nasip oldu. Bunlar hep hayali kurulan şeylerdi. Daha ufakken bile basketbolu bıraktıktan sonra, “Neler yaparız, nasıl katkı sağlarız” diye düşünüyorduk, kendi aramızda konuşuyorduk. Hidayet’in başkan olmasından sonra hayal gerçek oldu, güzel bir ekip oluştu. Ardından Ufuk Sarıca antrenörümüz oldu. O da abimizdi zamanında. Ufuk Sarıca’nın imza töreninde çok güzel bir görüntü vardı. Baktığınız zaman hepimiz hem bireysel olarak, hem de takımlarımızda büyük başarılara imza atarak buraya geldik. Şimdi de basketbolu yönetiyoruz, elimizden geldiği kadarıyla bir yerlere getirmeye çalışacağız. Herkesin gözü bizde farkındayız! Hidayet ve ben ilkokuldan sıra arkadaşıyız, Ömer lisede geldi. Onlar Efes Pilsen’de, ben Galatasaray’da oynuyordum. Kulüp takımı olarak aramızda çok tatlı bir rekabet vardı ve maç sonraları okulda laf sokmalar oluyordu. Ama tüm yaz milli takımda bir arada oluyorduk ve yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyordu. Geldiğimiz nokta duygulandırıcı. Kapılar kapanınca eski samimiyetimizdeyiz ama dışarda Hidayet Başkan tadında takılıyoruz.” 


Kaynak | Röportajın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler