Temsilcilerimiz Maç Önü | THY Euroleague

THY Euroleague’de TOP16 heyecanı, verilen bir haftalık aranın ardından, kaldığı yerden devam ediyor. Son sekiz takım arasına adını yazdırma yarışında olan ekipler için her zamankinden daha kritik karşılaşmaların olduğu haftada, temsilcilerimizi ise her zaman olduğu gibi birbirinden zorlu mücadeleler bekliyor. Galatasaray Liv Hospital’ın Zalgiris Kaunas deplasmanına konuk olarak Euroleague sahnesinde yer alan ekiplerimiz adına açılışı gerçekleştireceği haftada; Fenerbahçe Ülker, kadrosunu Andrei Kirilenko ile güçlendiren CSKA Moskova deplasmanına giderken Anadolu Efes ise Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Laboral Kutxa Vitoria’yı konuk edecek. İlk olarak temsilcilerimizin karşılaşmalarının programına ve yayın organizasyonuna göz atmak için sizleri bir alt paragrafa davet ediyorum.

Program

Zalgiris Kaunas – Galatasaray Liv Hospital |Perşembe| |19.45| Yayın: LigTV3

CSKA Moskova – Fenerbahçe Ülker |Cuma| |19.00| Yayın: LigTV3 ve NTVSpor

Anadolu Efes – Laboral Kutxa Vitoria |Cuma| |21.00| Yayın: LigTV3

Zalgiris Kaunas – Galatasaray Liv Hospital

Bu sezon işlerin genel manada Ergin Ataman’ın öğrencileri için geçen sezonun oldukça gerisinde gittiği su götürmez bir gerçek olsa da grupta şu an bulundukları konum sebebiyle hala isimlerini son sekiz takım arasına yazdırma konusunda şanslarının yüksek olduğunu söylemek mümkün. Az önce ifade ettiğim ihtimalin gerçekleşmesi için rakiplerinden gelecek olumlu haberler kadar değerli en ciddi husus ise Perşembe akşamı çıkacakları Zalgiris Kaunas mücadelesi olan sarı kırmızılılar için bu karşılaşmadan alınacak bir yenilginin geri dönüşünün çok zor olacağını ifade etmeliyim. Sakatlığı sebebiyle Royal Halı Türkiye Kupası’nı kaçıran Carlos Arroyo’nun sağlık durumunun nasıl olduğu konusunda kesin bir bilgiye sahip olmasam da bu önemli karşılaşmada fiziksel durumu izin verirse sahada yer alacağını düşünüyorum. Carlos Arroyo’nun parkede yer aldığı plan üzerinden gidecek olursak Galatasaray Liv Hospital’ın bu maçın kendi hikayesi içerisinde dikkat etmesi gereken üç ciddi nokta var. Bu önemli ve değerli aynı zamanda da maçın seyrini değiştirecek noktalar üzerinde söz sahibi olmayı başarabilirse sarı kırmızılılar, Kaunas’tan galibiyet elde ederek dönmemeleri için hiçbir sebep göremiyorum. Şimdi o üç kritik maddeyi açıyoruz efendim. Buyurunuz:

  • Mental açıdan kırılgan ekipler için Litvanya deplasmanları bugüne değin hep ürkütücü olmuştur. Geçmişe oranla şu an daha az hissedilmesine rağmen sahip oldukları seyirci baskısı ve salon kültürü, takımlarının iç sahada daha farklı bir karaktere bürünmesine sebep olan Litvanyalılar için grupta aynı galibiyet sayısına sahip oldukları Galatasaray Liv Hospital ile oynayacakları karşılaşma şüphesiz ki enteresan bir atmosferde geçecektir. İster sahip oldukları enerjinin takımlarına bir şekilde yansıması diyin isterseniz de başka bir ifadeyle açıklamaya çalışın ama şu bir gerçek ki Litvanya’da basketbol kültürünün Euroleague’deki son temsilcisi, iç sahada daha fazla özgüvenle ve yüksek şut yüzdesiyle oynuyor. Forvet katları ve ikili oyunlardan merkez katına yapılan açılmalar sonucunda uygun şutu bir şekilde bulmayı başarmaları muhtemel olduğu için ekseriyetle hücum tarafında oyunu sık sık faul çizgisine inmeye çalışarak kontrol altına almaya çalışmak temsilcimizin önceliği olmalı.
  • Bir diğer önemli husus ise yarı sahayı tempolu geçme ve baskıyı doğru çapraz paslar ile kırma mevzusu olacaktır. Özellikle Zalgiris Kaunas’ın skorda geriye düştüğü dönemlerde ön alanda baskı görmemiz oldukça muhtemel olacağı için yarı sahayı tempolu ancak kontrollü geçebilmek çok önemli. Carlos Arroyo parkede yer aldığı takdirde bu konuda bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmesem de onun rotasyonda dinlendirileceği bölümde Ender Arslan ve Sinan Güler’in hücumsal reaksiyonları oldukça değerli olacak.
  • Bir de pota altı mevzusu var tabii ki. Zalgiris Kaunas’ın sahip olduğu hiçbir boyalı bölge oyuncusu, Patric Young’ın parkeye koyacağı enerjiye, dinamizme ve sertliğe cevap verebilecek düzeyde/tempoda ve fiziksel yeterlilikte değil. Özellikle merkezden oynanan ikili oyunlardan sonra forvetlerin yaptığı doğru koridor koşuları neticesinde o bölgeyi oldukça işlenebilir hale getirebilmenin mümkün olduğu bu ortamda, Martynas Pocius’un performansı oldukça önemli olacaktır. Tempolu ön alan geçişi, serbest atış çizgisine ziyaret ve forvet katkısı…

Zalgiris Kaunas – Galatasaray Liv Hospital Karşılaştırmalı İstatistikler

CSKA Moskova – Fenerbahçe Ülker

Bu karşılaşmaya Victor Khryapa’nın sahalara dönüşü ya da Andrei Kirilenko hamlesi üzerinden bakma niyetinde hiç değilim. İki oyuncunun da mevcut CSKA Moskova rotasyonuna sağlıklı bir biçimde katılımının sağlandığı anda kendilerinin rakibi olabilecek bir basketbol takımının Avrupa’da var olduğuna asla inanmıyorum. Karşılaşmaya dair konuşabileceğimiz tüm senaryolarda bir oyuncunun varlığı tüm gidişata çok ciddi biçimde etki edecek gibi görünüyor. Bogdan Bogdanovic’in oynayıp oynayamayacağı konusunda net bir bilgi ve fikir sahibi değilim lakin oynamama ihtimalinin hayli yüksek olduğunu ve ancak Nizhny Novgorod maçına yetişebileceğini düşünüyorum. Onun olmadığı planlarda diğer kısa oyuncular da gününde değilse Fenerbahçe Ülker’in ne kadar sıradanlaştığına Royal Halı Türkiye Kupası’nda Anadolu Efes ile oynana final mücadelesinde şahit olduk. Skor yükünün büyük oranda Andrew Goudelock – Nemanja Bjelica – Jan Vesely üçlüsüne yüklenmesi ve diğer dağılımların homojenlikten oldukça uzak bir biçimde gerçekleşmesi, sarı lacivertliler için oldukça can sıkıcı bir durum. Açıkçası maçın büyük bölümünde savunmasıyla ayakta kalmaya çalışan bir Fenerbahçe Ülker izleyeceğimiz kanısındayım zira Zeljko Obradovic, CSKA Moskova karşısında sadece atarak kazanamayacağının muhakkak farkındadır. Temsilcimizin parkeden galibiyetle ayrılabilmesi için oldukça ekstra kişisel performansların olması gerektiğini düşündüğümü belirtmeliyim. Oyun, sete set hücum aksiyonlarına fazlasıyla yıkıldığı anda sarı lacivertliler için tehlike çanları çalmaya başlayacak demektir. Jan Vesely’nin de oksijen maskesine ihtiyaç duyana değin oynama zorunluluğunu olduğunu görmezden gelmemek gerekiyor. Fenerbahçe Ülker galibiyetinin şahsım adına sürpriz olacağını ifade ederken Oğuz Savaş’ın her zamankinden daha değerli konumda olabileceği bir mücadele beklediğimi de notlarım arasına eklemeliyim.

CSKA Moskova – Fenerbahçe Ülker Karşılaştırmalı İstatistikler

Anadolu Efes – Laboral Kutxa Vitoria

THY Euroleague ve Türkiye Basketbol Ligi’ne verilen bir haftalık arada düzenlenen Royal Halı Türkiye Kupası’nı müzesine götüren Anadolu Efes, hiç kuşku yok ki bu mücadelenin de favorisi. Sahip oldukları savunma disiplinini, Thomas Heurtel’in her geçen gün pozitif bir ivmelenme gösteren takıma uyumu ve performansı ile birleştirmeye başlayan temsilcimizin doğru yolda olduğunu ifade etmeliyim. Euroleague karşılaşmalarında Thomas Heurtel’in mevcut gediklerini kapatma açısından sahip oldukları Dontaye Draper seçeneği ise oldukça değerli. Thomas Heurtel’in takımdan ayrılmasının ardından tahmin edilebilirlikten daha uzak ve disiplinli bir takım kimliği yansıtan Laboral Kutxa’da ise deplasmanlarda benimsenen oyun tarzının iç sahadan biraz daha farklı olduğunu ifade etmek gayet mümkün. Fenerbahçe Ülker maçında da şahit olma fırsatı bulduğumuz üzere boyalı bölge temelli stabil oyundan ziyade hareketli ve tempolu kısa oyuncuları sayesinde dış şut tehdidini oldukça ön plana çıkardıkları bir sistemi benimsedikleri çok açık. Anadolu Efes, Nizhny Novgorod karşısında yaşadığı konsatrasyon kaybını yaşamazsa ve eşik maçlarındaki motivasyonu ile sahada olmayı başarırsa mücadeleden galibiyetle ayrılacaktır. Temsilcilerimiz içinde haftayı galibiyetle kapatma ihtimalini en yüksek gördüğüm ekip olduklarını da belirtme hususunda yarar görüyorum.

Anadolu Efes – Laboral Kutxa Karşılaştırmalı İstatistikler

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler