TB ÖZEL | Bryant Dunston: “Geceleri kalkıp Cedi ve Furkan’ı izlemeye çalışacağım, başarılı olacaklarına inancım tam”

Turkish Airlines Euroleague’de sezonun başlamasına sayılı günler kala hazırlıklarını tamamlayan Anadolu Efes, bugün düzenlediği medya günüyle kapılarına basına açtı.

Medya günü esnasında kulüple geçirdiği iki yılın ardından iki sezonluk bir sözleşme daha imzalayan Bryant Dunston ile röportaj yapma imkanı elde ederken keyifli bir sohbetin içerisinde bulduk kendimizi. İşte Dunston ile yaptığım detaylı röportaj:

“Takım kadrosu geçen sezona göre oldukça değişti. Peki ya gelecek sezon hakkında geçmiş sezona kıyasla neler söyleyebilirsin?”

B.D. : “Çok fazla yeni oyuncumuz ama onların da çok iyi oyuncu olduklarını düşünüyorum. Başarıya açlar ve kendilerini kanıtlamak istiyorlar. Onlara sahip olduğumuz için mutluyum. Hedeflerimiz de aynı geçen sezondaki gibi final four’a kalabilmek ve güzel bir basketbol oynamak.”

“Geçen sezon Fenerbahçe Doğuş, bu salonda Euroleague şampiyonu oldu. Türkiye’de çok ses getiren ve basketbolu öne çıkaran bir gelişmeydi bu. Başka kulüplerin taraftarının da Anadolu Efes’i desteklediğini düşünecek olursak bu sezon artacak ilgi hakkında ne düşünüyorsun?”

B.D. : “Daha fazla seyirci güzel bir şey ama bizim hedefimiz değişmeyecek. Bizim kendi hedeflerimiz daima taraftarın hedeflerinden daha büyük oluyor. Fenerbahçe Doğuş’u da tebrik ederim, geçen sene çok güzel bir şey başardılar. O maçları, onların sevincini televizyondan izledik ve orada olmak istediğimizi hissettik. Biz de bu sezon orada olabilmek için çalışacağız.”

“İki sezondur burada oynuyorsun. Bunun üzerine iki yıllık bir sözleşme daha imzaladın. Bunun temel sebebi neydi?”

B.D. : “Yapmak istediğimiz şeye çok yakın olduğumuzu hissediyorum. Henüz yapılması gereken çok şey olduğunun farkındayız ama doğru yönde ilerliyoruz. Gerek takım gerek fanlarla büyümeye devam ediyoruz. Aynı zaman da şehir de söz konusu, İstanbul’u gerçekten çok seviyorum. Türkiye de aynı şekilde çok güzel bir ülke, insanları çok sıcak. Herkes bana karşı çok kibar. Özetle kolay bir tercih oldu.”

“İstanbul konusu açılmışken sorayım, nasıl bir şehir? Kendini evinde gibi hissediyor musun?”

B.D. : “Hmmm herhangi bir yeri evim gibi hissedeceğimi düşünmüyorum, çünkü benim evim New York. Ama şunu söyleyebilirim ki ev olarak hissedecebileceğim en yakın yerdeyim. Çok güzel anılarım var burada. Basketbol dışında da ailemle ve arkadaşlarımla güzel vakit geçiriyorum, gerçekten özel bir yer benim için.”

“Anadolu Efes’e gelmeden önce Olympiacos’ta oynuyordun. Yunanistan büyük bir basketbol ülkesi, Türkiye gibi. Eğer kıyaslayacak olursan bu konu hakkında neler söylerdin?”

B.D. : “İki takımı veya iki ülkeyi kıyaslamak istemem. Çünkü Olympiacos’a gittiğimde Euroleague çaylağıydım ve takımın en genç oyuncularından biriydim. Kupa kazanan kadar büyük bir şey başarmamıştım orada. Buraya geldiğimdeyse takımdaki en yaşlılardan oldum. Birçok kişiden daha fazla tecrübem vardı, yani basketbol anlayışım çok farklı oldu. İkisi de çok benzersiz deneyimler, onları kıyaslayamam.”

Barış Cevahir / Trenbasket
Barış Cevahir / Trenbasket

“Bu sezonda Cedi de Furkan da takımda olmayacaklar, NBA’deki maceralarına adım atacakları. Onların bu macerası hakkında ne düşünüyorsun, onları özleyecek misin?”

B.D. : “İkisiyle de büyük bir gurur duyuyorum. İzleyebileceğim kadar maçlarını izleyip onları takip etmeye çalışacağım. İkisi de çok mükemmel insan, çok çalışkan oyuncular. Çalışmaya devam edecekleri ve takım arkadaşlarından bir şeyler öğrenmeye çalıştıkları sürece de NBA’de çok iyi performans göstereceklerine inanıyorum. Nasıl oyanacakları hakkında ben de heyecanlıyım.”

“Peki Heurtel ve Granger’ın yokluğuyla ilgili herhangi bir şeyler söylemek ister misin?”

B.D. : “İkisi de çok iyi oyuncular, onları kesinlikle özleyeceğiz. Ama geleceğe bakmalı ve burada bizimle oynayacak Josh ve Errick’e odaklanmayı tercih ederim. İkisi de çok iyi guardlar. Errick daha tecrübeli, Josh da çok farklı bir yerden geliyor ama kendisini EuroLeague seviyesinde kanıtlamayı çok istiyor. Hazırlık maçlarında da çok iyilerdi, beni heyecanlandırdılar.”

“Avrupa’nın en iyi savunma yapan oyuncularından birisin. Parkede seni böyle özel kılan neler yapıyorsun?”

B.D. : “Tam olarak ne olduğunu ben de bilmiyorum. Ben sadece elimden geldiğinde takımıma yardımcı olmaya çalışıyorum. Daha fazla blok yapmam veya ribaund almam gerekiyorsa onları yapmaya çalışıyorum. Benim tutkum bu. Özel bir şey yapıyor gibi hissetmiyorum, sadece iyi savunma yapmak ve takımıma yardımcı olmak istiyorum.”

“Smaç mı blok mu?”

B.D. : “Ah, çok zor bir soru! Eğer bloksa ve oyun dışına çıkıyorsa mutsuz olurum. Çünkü sayı getirmiyor. Bu yüzden smaç diyeceğim. Ama eğer topu takımıma kazandıran ve sayı getiren bir bloksa bloku tercih ederim.”

“Peki ya Velimir Perasovic ile çalışmak nasıl bir duygu?”

B.D. : “Özel bir iletişimimiz olduğunu düşünüyorum. Geçen yıldan beri ondan ve onun oyun stilinden çok fazla şey öğrendim. Nasıl oynadığımı, nasıl daha verimli olacağımı çok iyi biliyor. Şimdiye kadar birlikteliğimiz çok güzeldi, büyümeye de devam ediyoruz. Onun yöntemlerine alışmakta sorun yaşayan oyunculara yardım etmeye çalışıyorum genelde.”

“Dusan Ivkovic ile de çalışmıştınız. Şimdiyse kendisi  emekli bir basketbol efsanesi. Onun emekliliği hakkında da bir şeyler söylemek ister misin?”

B.D. : “Söyleyebileceğim hiçbir şey yok. Muhteşem bir insan o, koç olarak efsane bir kariyere sahip. Buraya geldiğim ilk sene bana çok önemli şeyler öğretti. Basketbolda olduğu kadar hayatta da önemli dersler verdi. Son maça gidemedim ama onu tebrik etmek isterim. Onun başardıklarıyla gurur duymamı itiraf etmem benim için çok önemli bir şey.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler