Özhan Çıvgın: “Türk oyunculara önemli roller vererek yeniden playoff oynamak istiyoruz” | TB ÖZEL

Röportaj: Metehan Metin Çetin ve Bağcan Günay, TrendBasket


Ekip arkadaşlarımızdan Metehan Metin Çetin ve Bağcan Günay, attığı imza kurumadan Pınar Karşıyaka’nın yeni koçu Özhan Çıvgın ile bir araya geldi.

Sizleri Özhan Çıvgın’ın kendi kariyeri, Pınar Karşıyaka’ya geliş süreci, yeni sezondan beklentiler ve Türk basketboluna dair birçok konunun konuşulduğu röportajımızla baş başa bırakıyoruz.

  • Hocam öncelikle hayırlı olsun. Pınar Karşıyaka’ya geliş süreciniz nasıl gelişti?

Genel menajerimiz Selim Çınar bir gün aradı ve Pınar Karşıyaka olarak takımın başında beni düşündüklerini belirtti. Benim Pınar Karşıyaka ile görüşmeye başladığım dönemde Büyükçekmece ile olan sözleşmem bitmişti. Kulüpte kalıp kalmayacağım ve sponsor belli değildi. Büyükçekmece’ye söyleyerek buraya geldim ve burada görüşmeler olumlu geçince görevi çok tereddüt etmeden kabul ettim.

  • Kariyerinizde yeni bir sayfa ve daha önceki çalıştırdığınız kulüpleri de katarsak Pınar Karşıyaka’yı kariyerinizde nereye koyarsınız?

Pınar Karşıyaka tabii ki en üst nokta. Benim gibi çıkış arayan antrenörün koşa koşa gelip çalışmayı isteyeceği bir kulüp. Bu kulübün çok büyük avantajları var. Bir kere Karşıyaka, basketbolla yatıp kalkan bir bölge, taraftar desteği ve basketbol kültürü çok yüksek. Karşıyaka da iki sezondur playoff dışında kalıyordu ve yeni bir kana ihtiyaçları vardı. Benim de kariyerimde çıkış için böyle bir adıma ihtiyacım vardı. İki taraf için de iyi bir tercih olduğunu düşünüyorum.

  • Asistan koçluk kariyeriniz, koçluk kariyerinize kıyasla daha uzun. Bu geçiş süreci planladığınız bir şey miydi? İstediğiniz fırsatlar karşınıza çıkmadı mı?

Asistan koçluk kariyerim uzun sürdü fakat uzun sürmesinin nedeni benim A takım seviyesinde asistan koçluk yapmaya çok erken başlamam. Halil Üner’le, Okan Çevik’le çalıştım. Sonra Ahmet Çakı koçluk görevini devralınca işin tamamen arkasındayken kenarda görev almaya başladım. Ayrıca, ben hiçbir zaman koçluk için agresif davranan bir asistan koç olmadım. Ben işimi doğru yaparsam o fırsatın bana geleceğine inandım. Bu durum için çok ekstra bir çaba sarf etmedim.

  • Pınar Karşıyaka, gelenekleri olan bir kulüp fakat son iki sezondur playoffta mücadele edemiyor ve bir hayal kırıklığı var. Bu sene BSL’de ve Avrupa’da hedefleriniz neler?

İki senedir playoff yapamayan bir Pınar Karşıyaka var ve bizim ilk hedefimiz playoff oynamak. Ayrıca, playoffa girebileceğimiz en iyi noktadan girip, iki senedir yapamadığımızı yapıp tekrar heyecan yaratmak istiyoruz.. Avrupa’da ise sonuna kadar gidip kupayı almak istiyoruz.

  • İki sezondur playoffta mücadele edilememesinin ardından taraftarın beklentisi size ne hissettiriyor? Üzerinizde herhangi bir baskı hissediyor musunuz?

Taraftarlar tarafından benim üzerimde yaratılmış bir baskı yok. Aksine playofflarda mücadele etmeyi onlardan daha çok istediğim için bir nevi kendi kendime baskı kuruyorum. Zaten olması gereken Pınar Karşıyaka’nın sürekli olarak playofflarda boy göstermesi. 

  • Taraftarlar gelecek sezon parkede nasıl bir Pınar Karşıyaka izleyecek? Geçtiğimiz sezon direnci düşük ve maçtan çabuk kopan bir Pınar Karşıyaka vardı. Sizin planınız ne?

Taraftarlar, enerjisi ve mücadele seviyesi yüksek bir Pınar Karşıyaka izleyecek. Geçtiğimiz sezon yaşananlar bu sezon yaşanmayacak. Oyuncularımızı seçerken de oyuncu karakterlerini bu duruma uygun seçtik. Ben, yapı olarak kazanmayı isteyen ve maçı son ana kadar bırakmayan bir antrenörüm ve taraftarlarımız parkede bunu görecek. 

  • Yapılan transferler tamamen isteğiniz doğrultusunda mıydı? Almak isteyip de alamadığınız oyuncu oldu mu? Her oyuncu ilk tercihiniz miydi?

Yapılan transferler benim isteğim doğrultusundaydı ama bu işin maddi boyutu da var. Bu bir gerçek ki her oyuncu ilk tercihim değil fakat diğer tercihlerimiz kapasite olarak düşük olduğundan değil, takım kimyasıyla ilgili nedenlerden dolayı. Türkiye’de yaşanan ekonomik durumun basketbola nasıl yansıdığını herkes biliyor. Amacımız maddi açıdan işleyişi olması gerektiği gibi yürütmek ve bu transferleri de yaparken bunu göz önünde bulundurduk. Yaptığımız transferler önce ben, sonra da teknik ekip olarak içimize sinen transferler oldu.

  • Geçtiğimiz haftalarda Osiris Eldridge ve Jonathan Holmes iddiaları vardı. Bu iki oyuncuya bir ilginiz var mıydı?

Osiris Eldridge benim çok beğendiğim bir oyuncu ve iki sene üst üste çalışmıştık. Ona karşı bir ilgimiz olmadığını söylersem yalan söylemiş olurum ama ilk tercihimiz değildi. Jonathan Holmes’u istiyorduk fakat o İsrail’e gitmeyi tercih etti.

  • Genelde transferlerde ne gibi kriterleriniz var? Mesela bir röportajınızda benim dört numaram şut atmalı demiştiniz.

Evet, demiştim. Genelde benim dört numaram stretch four diyebileceğimiz daha çok şutu bulunan, daha mobil ve çembere atak edebilen oyunculardan oluşur. Sek Henry, geçtiğimiz senelerden itibaren takip ettiğim bir oyuncuydu ve özellikle geçtiğimiz sezon İsrail Ligi’nde yaptıklarıyla daha çok dikkatimi çekti. Erving Walker zaten önceden çalıştığım bir oyuncu. Transferlerde önceliğimiz yerli veya yabancı fark etmeksizin Pınar Karşıyaka’ya yakışan oyuncuları tercih etmekti. Parkede kaybetmeyi kabullenmeyen ve davranışlarıyla insanlara örnek olabilecek oyuncuları aldık.

  • Yabancı oyunculardan Erving Walker, yerli oyunculardan Tayfun Erülkü ve İlkan Karaman eski oyuncunuz. Özellikle İlkan Karaman yaşadığı sakatlıklardan sonra kendini yeni yeni göstermeye başladı. Tayfun ve İlkan transferi sizce bir risk mi yoksa güvendiğiniz oyunculara mı gidiyorsunuz?

Ben biraz garanti gitmeyi seven bir antrenörüm. Erving Walker, bu ligin en değerli oyuncularından biri ve Pınar Karşıyaka taraftarının seveceği oyun tipine sahip bir oyuncu. Tayfun ile bir sene çalıştım ve onu Büyükçekmece’den getirmedim. İki numarada rotasyona ihtiyacımız vardı ve onu tercih ettik. Tayfun Erülkü ve İlkan Karaman transferlerini risk olarak görmüyorum. İlkan zaten NBA’de draft edilmiş, çok kariyerli bir oyuncu. Evet biraz talihsizlikler yaşayıp uzun süre forma giyemedi ama geçtiğimiz seneye bakarsanız zihinsel ve sağlık olarak sıkıntısı olmadı ve gösterdiği performansla bir üst seviyeye çıkmayı hak ettiğini gösterdi. Bence buralarda olması gereken bir oyuncu. Tayfun’un kariyeri için burası önemli bir yer. İşini her zaman doğru yapmaya çalışan bir oyuncu. 

  • Yabancı sınırında yaşanan değişim hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce ligi ve oynanan basketbolu nasıl etkiler?

Ben çok etkileyeceğini düşünmüyorum. Yerli oyuncuların süresi daha fazla artacaktır. Zaten ben yerli oyuncuları kullanmayı seven bir antrenörüm benim için bir şey değişmez fakat onlar verilen bu şansı iyi değerlendirmeli. Pınar Karşıyaka genelinde söylemeliyim ki bizim ana hedefimiz playoff oynamakla beraber Türk oyuncuların bu takım içinde önemli roller alması. Bunun için de onlara gereken alanı ve imkanı sağlayacağım.

  • Basketbol Gençler Ligi’ni yakından takip ediyorsunuz. Organizasyon ve Karşıyaka gençleri hakkında düşünceleriniz neler?

Federasyonun BGL organizasyonuyla çok önemli bir iş yaptığını düşünüyorum. Buraya gelmeden önce BGL antrenmanından çıktım ve orada Karşıyaka’nın geleceği için önemli üç dört oyuncu var. Onları A takım kadrosuna almak istiyoruz ve altyapıyla bu konu hakkında görüşmeler yaptık. Daha önceki senelerde genç takımda oynayacak yaşı geçen oyuncular kayboluyordu ama şimdi onlar için bir şans daha var. Deplasmanda maç tecrübesi yaşamakla beraber birçok şey yaşıyorlar. Bu organizasyonun olumlu olduğunu ve biraz sabırlı olduğumuz takdirde oyuncular üzerinde etkilerini göreceğimizi düşünüyorum.

  • Türk lirasının döviz karşısında değer kaybettiği bir dönemdeyiz. Gelecek sezonlar adına Pınar Karşıyaka için altyapıya daha çok yönelmek gibi veya başka bir planınız var mı?

Başkanımız başta olmak üzere yönetimimizin de altyapı ile ilgili düşünceleri var. Turgay Bey bana bu konular hakkında ilk gün fikrimi aldığında yardımcı olacağımı, destek olacağımı belirttim. Bu şartlarda mücadele etmek çok kolay değil. Mutlaka bir şekilde önlemi alınması gerekiyor. Federasyon yeni yabancı kuralını açıklamadan önce beş yabancı ile oynayacağımızı söylemiştik fakat bir ara dört yabancı ile oynamayı ciddi bir şekilde düşünüyorduk. Bu durumu ancak altyapı ile önleyebiliriz.

  • Ekonomik şartlardan dolayı kapanan kulüpler var. Bu konu hakkında söylemek isteyeceğiniz bir şey var mı?

Bununla ilgili söylenebilecek pek bir şey yok. Bu durum göz göre göre oluştu. Son iki üç senedir ortada bir balon vardı ve yabancıya verilen fazladan paralar, düşünmeden yapılan harcamalar olunca durum bu noktaya geldi. Federasyon gelirleri çok kötü olmasa da bir kulübün tek başına federasyon geliriyle ayakta kalması mümkün değil. Bu noktada  kulüpler oluşan ekonomik şartlardan dolayı sponsor bulmakta zorlandığı için kapanıyor. Bu durumdan kurtuluş elbet vardır. Federasyon bunun önlemini alacaktır diye düşünüyorum.

  • Tabiri caizse sıfırdan alıp, bir gelenek kurmaya yakınlaştığınız Büyükçekmece var. Avrupa’da mücadele ettiniz ve kulübün sembol isimlerinden biri haline geldiniz. Ayrılık süreci nasıl gelişti?

Büyükçekmece’den ayrılmak tabii ki kolay olmadı fakat geleceğim ve kariyerim için bir adım atmam gerekiyordu. Pınar Karşıyaka tarafından böyle bir teklif gelince Büyükçekmece ile görüştüm ve oradaki durum belli olmadığı için kulüpten ayrılacağımı söyledim. Büyükçekmece Kulüp Başkanı Osman Yeşilgül bu durumu anlayışla karşıladı. Başkan hem antrenör olarak bizlerin hem de kadroda bulunan oyuncular adına en iyisini istedi. Osman Yeşilgül başta olmak üzere onların emeği üzerimde çoktur. Ben ne kadar emek verdiysem onlar da bana aynı emeği verdiler. Dediğim gibi ayrılmak kolay olmadı ama olması gereken oldu diye düşünüyorum. Onlar için de Serhat Şehit benim ekibimdeydi ve takımın yeni koçu oldu. Benim için de onlar için de yeni bir hava oldu.

  • Değişen antrenör kriterleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Yabancı antrenörlerin çalışma şartlarının değiştirilmesi sizce doğru mu?

Bence olması gereken bu. Ben Pınar Karşıyaka ile bu kriterler değişmeden önce anlaştım fakat baktığınız zaman çok fazla Türk antrenör var. Büyükçekmece’de Serhat Şehit, İstanbul BBSK’de Hakan Yavuz, Banvit’te Ahmet Gürgen göreve geldi. Yavaş yavaş orada bir Türk rotasyonu olmaya başladı. Bence olması gereken bu fakat bizim bu fırsatı iyi değerlendirmemiz lazım. Bir kere birbirimize destek olmamız lazım ama  genelde birbirimize çok destek olmuyoruz. Genç bir antrenör olarak bu durumu en çok hissedenlerden biriyim. Bu durumu değiştirmemiz gerek. Burası Türkiye Ligi ve bizim ligimiz. İşimizi iyi yapıp Türk antrenörlüğüne sahip çıkmamız lazım.

  • Adım adım ilerleyen bir kariyeriniz olduğundan bahsettik. Gelecek yıllarda sizin hedefleriniz neler?

Öncelikli hedefim Pınar Karşıyaka. İnşallah bu sene istediğimiz yerde bitiririz. Ben hiçbir zaman uzun vadeli plan yapmadım. O anda bulunduğum kulüpte elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırım.

  • İsteksiz bir idmanda antrenmanı yarıda kesip takımı sinemaya götürdüğünüz doğru mu?

Doğru. Her zaman olan bir şey değil fakat oyuncuların psikolojini anlamanın da önemli olduğunu düşünüyorum. Oyuncularla yakın diyalog kurmayı, dertlerini dinlemeyi ve onlardan istediğim bir şeyi anlatırken zoraki değil de mantıklı bir şekilde yapacağı şeyi anlatırım. Bazen idmandan bir gün önce, bazen idman içerisinde böyle şeyler yaptığım olmuştur. Yaptığım şey tamamen güven ilişkisine bağlı. Onlarda o iyi niyeti görüp hissediyorsam yapıyorum.

  • Geçtiğimiz sezon asist üzerinden bulunan sayılarda Büyükçekmece ligin alt sıralarındaydı. Bu sezon da Pınar Karşıyaka adına böyle mi olacak?

Hayır, böyle olmayacak. Geçen sezon olması gereken, takım kimyasının getirdiği şey buydu. Bu sene de oyun kurucumuz aynı ama Walker’ın geçtiğimiz sezon biraz daha skorer kimliğiyle öne çıkması gerekiyordu. 

  • Tempo anlamında nasıl bir oyun anlayışı sergileyeceksiniz? Pınar Karşıyaka hücumda mı daha agresif olacak savunma da mı?

Yüksek tempo ile oynayan fakat kontrolü kaybetmeyen bir takım olacağız. Her koç savunmada agresiflik ister ve ben de savunmada agresiflik istiyorum.

  • Kadro planlamasını yaparken birçok yönden düşündüğünüzü biliyoruz fakat yabancı oyuncuları incelediğimiz zaman net şutör diyebileceğimiz, off pick sonrası çıkıp üçlük atabileceğiniz bir oyuncu yok. Bu durum Pınar Karşıyaka’yı nasıl etkiler?

Bence var, Deividas Gailius off pick sonrası üçlük atabilecek bir oyuncu. Erving Walker dripling üstü atar ama şutördür, Sek Henry ve Antonio Campbell’ın da şutu var. Benim çalıştırdığım takımların üçlük yüzdesine bakarsak genelde 40% ile atıyor. Önemli olan o şutu sokmak değil, o pozisyonun nasıl hazırlandığı.

  • Birçok kez Karşıyaka taraftarının önüne çıktınız. Taraftarlar için ne söylersiniz? Karşıyaka taraftarını arkasına alacak bir koç olmak nasıl hissettiriyor? Taraftarlarla unutamadığınız bir an oldu mu?

Karşıyaka deplasmanı rakip takımlar için hep zor olmuştur. Taraftarların bizi desteklemesini istediğim zamanlar oldu. Unutamadığım, gülüp geçtiğimiz anlar oldu. Bizim ekibimizin olduğu tarafın üst kısmında bulunan taraftarın baskısı… Neyse ki bir olay yaşamadık ve dediğim gibi gülüp geçtiğimiz olaylar oldu. Anladığım kadarıyla taraftarlarda özellikle son iki sezonda yaşananlardan dolayı takıma karşı ufak bir küskünlük var. Onlara söylemeliyim ki bu sezon her şey daha iyi olacak. Benim onlardan tek beklentim her zamanki gibi gelip desteklesinler çünkü onların desteğine çok ihtiyacımız var. Onlarla beraber enerjimiz çok yukarılara çıkacaktır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler