Konya’da şampiyon olduk; Samsun’da gruptan çıkamadık. Neden? | #FIBAU18Europe

44b3e0ef-0959-459e-9374-01b88b0c4333flexible

Bugün 24 Aralık 2016 Cumartesi. Öncelikle elimize bir zaman makinesi alalım ve 29 Temmuz 2014 tarihine dönelim. 29 Temmuz günü Gençler Avrupa Şampiyonası’nda ikinci tur grup maçları oynanacak. O gün oynayacağımız maçta da rakibimiz İspanya ve turnuvaya Konya ev sahipliği yapıyor. Ben de Bursa’dan ayrılıp o günün sabahında Konya’daki yerimi aldım. Turnuvanın bitimine kadar da oradan hiç ayrılmadım. Tabii o zaman basketbol ile bu kadar içli dışlı değilim. Medya ile de uzaktan yakından alakam yok. Basit bir basketbol sever olarak kendime hakim olamadım ve Mevlana şehrinin yolunu tuttum.

O gün İspanya’yı zar zor geçen altın jenerasyon, ardından da ikinci tur gruplarının son maçında Sırbistan ile kozlarını paylaşmıştı. Sırbistan maçı bizim adımıza resmen bir felaketti. Ne saha içindeki oyuncularımız ne de kenardaki oyuncularımız reaksiyon verebildiler. Biz ise tribünde donduk kaldık. Maçın ardından da çeyrek final ile birlikte işimizin zor olduğunu, özellikle de Hırvatistan’ın bizi çok rahat geçebileceğini düşünüyorduk. Ancak Milliler, çeyrek final ile birlikte inanılmaz bir karakter koymuştu ortaya. Zaten yetenek bazında da Hırvatistan ile birlikte turnuvanın en iyisi idik. Sadece bu potansiyeli sahaya yansıtmamız gerekiyordu ve bunu da yaptık.

Yarı finalde Hırvatistan karşısında inanılmaz bir oyun oynadık. Daha sonrasında ise hedefe sadece bir adım kalmıştı ve rakip, ikinci tur gruplarında bizi yerden yere vuran Sırbistan’dı. Ama bu maç ile birlikte her şey tersine döndü ve kupayı kaldıran taraf Millilerimiz oldu.

Altı günlük Konya seyahatimden de inanılmaz mutlu bir şekilde ayrıldım. Oradaki ortam, insanların turnuvaya olan bakış açıları, organizasyonun kalitesi gerçekten güzeldi. Her oyuncu orada olduğu için çok mutluydu. Biz seyirciler de turnuvanın tadını çıkarttık. Final maçını neredeyse 7000 kişi izledi ki, bu da Konya halkının ne denli şampiyonaya sahip çıktığını gösteriyor.

O halde hiç vakit kaybetmeden tekrar zaman makinesini elimize alalım ve bu sefer de 16 Aralık 2016 tarihine dönelim. Yine bir Gençler Avrupa Şampiyonası ve yine ülkemiz bu şampiyonaya ev sahipliği yapıyor. Yaz aylarında oynanması beklenen turnuva ertelenmiş, turnuvaya gelen herkes de kendini Samsun’un buz gibi havasında bulmuştu. Dolayısıyla da Konya’da oluşturulan sıcacık basketbol ortamını maalesef Samsun’da göremedik. Samsun halkına haksızlık etmemek lazım. Millilerimize çok iyi destek oldular. Oynadığımız grup maçlarında desteklerini hiç esirgemediler.

Ancak şampiyona, normal sezonunun tam ortasına denk geldi ve bu nedenden dolayı da birçok önemli oyuncu Türkiye’de yoktu. Sadece oyuncular değil, NBA’in gözde scoutları da bu şampiyonaya gelmedi. Ayrıca turnuva esnasında ülkemizde yaşanan üzücü olaylar ortamı çok soğuttu. Böyle yoğun bir gündemin arkasında kalan 2016 Gençler Avrupa Şampiyonası, işte bu şekilde gerçekleşti.

Geri1 of 5

Konya’da şampiyon olduk; Samsun’da gruptan çıkamadık. Neden? |#FIBAU18Europe

5 YORUMLAR

  1. 94, 95, 96, 97 jenerasyonları Avrupanın altını üstüne getirdi, alınmadık madalya bırakmadı.
    Sonuç; draft olmuş oyuncu sayısı: 2
    nba oynayan oyuncu sayısı: 0
    Bu turnuvalarda ezdiğimiz takımlar
    hırvatistan; draft: 5 oynayan: 4
    ispanya; draft: 3 oynayan: 2
    fransa; draft: 6 oynayan: 2
    sırbistan; draft: 5 oynayan:1
    yunanistan; draft: 3 oynayan: 2
    Kısacası altyapı takımları kupa almak için kurulmaz oyuncu yetiştirmek için kurulur. TBF de bir gün farkına varır umarım.

    • Çok doğru bir yorum olmuş. Alt yapıda bu kadar şampiyonluk sonrası, bu kadar az oyuncu yetiştiren başka bir ülke yoktur sanırım.

  2. Kural çok basit olmalı, genç isimlerin yolunu açacak ve adım adım üste taşıyacak.
    Bizim NCAA gibi bir yapımız yok, bu sebeple kendi genç isimlerimize yol açmak zorundayız. Yoksa rekabet etsin, formayı kapsın gibi basit kelimelerle geçiştirilemez bu konu.
    BSL: SAHADA EN AZ BİR GENÇ TÜRK OYUNCU bulundurmak zorunlu olsun. Kural U22&U23 hatta U24 bile olabilir. Ancak genç isimlerin rekabet edebileceği ve BSL’ye adım atabileceği bir yol açılmalı. Yaşını doldurduktan sonra da 6 yabancı ile rekabete girebilir. Üstelik böyle bir yapı da altyapıya yatırım yapan Banvit, Tofaş, KSK gibi takımları otomatik olarak ödüllendirmiş olursun. Böylece her takım altyapı yatırımını artırmak zorunda kalır. Ömer Faruk gibi isimler NCAA yerine BSL’ de süre kapma yarışına girer. Üstelik böyle bir kuraldan Emir, Dixon gibi devşirmeler; Semih, Sinan gibi yerli isimlerde faydalanamaz ve daha da zorlaşan rekabet içerisinde kalırlar.

  3. Tugla dizer gibi tekrar tekrar anlatiyorsunuz yapilabilecekleri. Boyle platformlarda sizleri okudukca umitleniyorum. Artık gerçeklerle yüzleşmemiz lazım, Türk basketbolu icin gerekli yeterli kararlarin acilen hayata gecirilmesi lazim..

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler