Caferağa Günlüğü #2

1

Kadıköy’ü ve basketbolu seven insanların buluşma adresi olan Caferağa’da, bu hafta izlenilmesi keyif veren iki Genç Erkekler Ligi mücadelesi vardı. 15 Ekim Çarşamba günü, Ataşehir Yıldızları ve Galatasaray’ı karşı karşıya getiren karşılaşma, maç içindeki tüm unsurlarıyla basketbol adına olması gereken ne varsa izleyenlere yansıttı diyebilirim. Mücadele, hırs, heyecan, yanlışlar, doğrular… Galatasaray son bölümüne 6 sayı (79 – 85)  önde girdiği karşılaşmadan Ataşehir Yıldızları’nın son bir dakika içerisindeki doğru reaksiyonu sebebiyle 88 – 87 mağlup ayrılmak durumunda kaldı. Mücadelenin ve rekabetin üst düzey olduğu karşılaşmanın detaylarına geçelim.

Şüphesiz ki karşılaşmanın yıldızı, oynadığı harika oyunla Kutay Akpulat idi. Kutay; karşılaşma boyunca 29 sayı, 3 ribaund, 4 asist ve 2 top çalma üretmeyi başarırken kendisine tam 9 kez faul yapıldı. Galatasaray’da ise skora katkı anlamında öne çıkan isim Emre Lazgin oldu. Emre; karşılaşmayı 16 sayı ve 14 ribaund ile tamamlarken Berkay Kansu da 28 sayı üretme başarısı gösterdi. Takımının kötü bir performans ortaya koyduğu üçüncü çeyreğin büyük bölümünde ve dördüncü çeyrek başında, takımını skorda tutmak adına sorumluluk almaya çalışması ve bunda da nispeten başarılı olması oldukça takdir edilesiydi. Galatasaray’ın üçüncü çeyrek başında geriden gelerek öne geçmesindeki en temel sebeplerden birisi ise doğru koç hamlesiydi. Kutay ve Atakan’ın kenarda olduğu dönemde adam eşleşmeli alan savunmasına benzeyen bir dizilimle parkede yer alan sarı kırmızılılar, rakibinin kafasını karıştırmayı başardı ve bu sekansta 10 – 2 gibi net bir seri yakaladı. Son çeyreğin son dört dakikalık bölümü ise Ataşehir Yıldızları’nın maça ağırlığını koyduğu dönem oldu. Galatasaray’ın üçüncü çeyreğin büyük bölümünde denediği alan savunması stratejisine karşın iki oyun kurucuya dönen Ataşehir’de, son otuz saniyelik bölümde topa tam sahadan baskı yerine 2 – 1 – 2 şeklinde sahayı parselleme tercihi bir anlamda final hareketini yapan hamle oldu diyebilirim. Zira Ataşehir’in, Galatasaray topu oyuna sokarken alan ve adam paylaşımını doğru yaparak uyguladığı 2 – 1 – 2 yerleşimi Galatasaraylı oyuncunun topu uzun oyuna sokmasına ve devamında da top kaybına sebebiyet verdi. Skor 86 – 87 iken çizgiye gelmeyi başaran Ataşehir Yıldızları, çizgiden 2/2 ile dönmeyi başarınca mücadeleden 88 – 87 galibiyetle ayrılmış oldu. Maç sonundaki sevinçleri ise görülmeye değerdi.

2

Her iki takımın da müthiş bir mücadele örneği göstermesi ve altyapı basketbol karşılaşmalarının içinde barındırdığı o amatör ruh, vaktiniz olursa veya yolunuz düşerse gününüzü iyi değerlendirmek adına yapılabilecek en iyi organizasyonlardan birinin Caferağa’ya gelmek olacağını bir kez daha gösterdi. Özellikle basketbolun amatör ruhuna az da olsa bir tutkunuz varsa… Ataşehir Yıldızları ve Galatasaray oyuncularına/teknik ekiplerine böyle güzel bir mücadele örneği gösterdikleri ve seyir zevki müthiş bir karşılaşma ortaya çıkardıkları için bir basketbol tutkunu olarak gerçekten çok teşekkür ediyorum.

İstanbul Teknik Üniversitesi – Beşiktaş | 55 – 70 |

Haftanın bir diğer ilgi çekici karşılaşması ise İstanbul Teknik Üniversitesi ile Beşiktaş arasında perşembe günü oynandı. Özellikle ilk yarısı İstanbul Teknik’in doğru basketbolu sayesinde müthiş bir çekişmeye sahne oldu ve 35 – 35 sona erdi. İkinci yarıda daha doğru basketbol oynamaya başlayan ve Ömer Utku Al’ı olayın içine daha fazla sokmaya başlayan Beşiktaş, Enes’in de skorer oyunu sayesinde maçı kazanmayı başardı ve ikinci yarıda rakibinin sadece 20 sayı atmasına izin verdi. Beşiktaş’ta Enes Taşkıran; 25 sayı, 3 ribaund, 2 top kaybı, 6 top çalma ve 1 blok ile karşılaşmayı tamamlarken kendisine 6 kez faul yapıldı. İlk yarı tutuk bir performans ortaya koyan ancak ikinci yarıda organizasyonu daha doğru yönetmeyi başaran Ömer Utku Al ise 8 asist ve 5 top çalma ile mücadele etti. Bu iki oyuncunun dışında Bekir Karlı da 14 sayı, 6 ribaund ile skora en fazla destek veren isim oldu. Dilerseniz şimdi karşılaşmanın detaylarına geçelim.

İlk yarıda İstanbul Teknik Üniversitesi, daha çok potaya hareketlenerek sonuca gitmeye çalıştı ve bunda da başarılı oldu aslında. İlk yarıyı önde tamamlayamamalarının yegane sebebi ise – bence – Beşiktaş’ın alan savunmasına döndüğü ya da uzuna kısa eşleşme bırakıp forvet katlarını riske ettiği pozisyonlarda ceza atışlarını çok düşük bir yüzdeyle kullanmalarıydı. Maçın tamamını potaya kat ederek oynamalarının oldukça zor olduğunun bilincinde oldukları için de ikinci yarı çeşitlilik katmak anlamında bazı saha içi strateji değişikliklerine gittiler. Üçüncü çeyreğin ortasından itibaren sertleşen Beşiktaş savunmasına karşı, hücumun merkezine pasör bir oyuncu yerleştirip oyun kurucuyu genelde sağ forvet katına ittiler ancak bu durum pek de istedikleri gibi sonuç vermedi ve son bölümde yaptıkları hamlelerden de sonuç alamayınca karşılaşmadan mağlubiyetle ayrılmak durumunda kaldılar.

Beşiktaş için ise öncelikle şunu söyleyebilirim ki karşılaşmaya oldukça tutuk başladılar. Enes dışında skora ciddi katkı yapan bir oyuncunun olmaması ve potaya kat eden İstanbul Teknik oyuncularına karşı çemberi savunmakta zorlanmaları ilk yarıda öne geçmelerini engelleyen temel faktörlerdi. İkinci yarı; maça tutuk başlayan Ömer Utku Al’ın skor atamasa bile – gününde değildi – takım organizasyonuna daha fazla yardımcı olması ve her hücumda en az iki kere topun onun eline değmesi neticesinde daha düzenli bir görüntü vermeye başlayan Beşiktaş, Enes’in skorer oyununa Bekir ve Deniz’in de yardımcı olmasıyla karşılaşmadan galip ayrılmayı başardı.

Ataşehir Yıldızları – Galatasaray maçı kadar özel hikayeler barındırmasa da özellikle mücadele anlamında oldukça keyif veren bir karşılaşma olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim.


*: İstatistik değerlerinde iki aşağı üç yukarı bazı sapmalar olabilir zira hem maçı takip etmek hem de şut dağılımı dahil birçok değeri kayıt altına almak – dijital ortamımız yok ne yazık ki – çok kolay olmadığı için oluşabilecek ufak hatalardan dolayı tüm altyapı basketbol tutkunlarına bir özrü şimdiden borç bilirim. 

*: Bu hafta Caferağa Spor Salonu’nda oynanacak ve benim de takip edeceğim Genç Erkekler Ligi mücadelelerinin programı şu şekilde:

21 Ekim 2014 Salı | Fenerbahçe Ülker – İTÜ | Saat: 17.00

21 Ekim 2014 salı | İstanbul DSİ – İhlas Koleji | Saat: 20.00

Aynı gün Küçük Kızlar kategorisinde saat 18.30’da Fenerbahçe – Galatasaray derbisinin de olduğunu hatırlatalım.

 

 

 

 

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler